BU sezonun en iyi futbol oynayan takımlarından birisi Başakşehir... Zaten puan durumundaki yerlerine bakınca kafanızda bir şeyler oluşuyor. Fenerbahçe, tehlikeli rakibine karşı maça son derece hırslı bir giriş yaptı. Başlangıç düdüğüyle birlikte Başakşehir neye uğradığını şaşırdı. Bu sezon böylesine bir hücum pres yememişlerdir. Özellikle ilk 35 dakikada bütün oyun Fenerbahçe’nin kontrolünde gerçekleşti. Dirar’ın, Visca’ya asist yapmaya çalışması dışında tabii! Ama böylesine baskılı başladığınızda topu kaleye bir şekilde sokmak zorundasınız. Tabelayı değiştiremezseniz, “her dakika hızla düşen kondisyon sorunu”yla uğraşmak zorunda kalırsınız. lk yarı 0-0 tamamlanırken, Kruse’nin daha 7. dakikada fi zik kurallarını alt üst edercesine kaçırdığı bir gol vardı. Aynı pozisyonda Başakşehir’in stoperi olsa, bu kadar güzel ortada topu yanlışlıkla kendi kalesine atardı! Tolga Ciğerci’nin üst üste inanılmaz kötü şutlarını da bunun yanına ekleyelim. Hani lunaparklarda, “Zararlı bir ürün” kazanmak için kaleciye penaltı çekilir ya... Tolga’nın durumunda kaleye kalecinin geçmesine bile gerek yoktu. Dünkü performansıyla zaten çerçevenin dışına çalışıp durdu. Fenerbahçe özellikle “Giriş ve gelişme” bölümlerinde etkiliydi. Ama en önemli kısım olan “Sonuç”ta problemler yaşadı. Üstelik bu sıkıntı sezon başından beri devam ediyor. Çok mu zor antrenmanlardan sonra bazı adamlara son vuruş çalıştırmak... Hepsi dünyanın parasını alıyor. Kendileri idmanların ardından ekstra çalışmıyorlarsa, bunu zorunlu hale getireceksin. Kruse en sonunda doğru bir koşuyla rakip savunmayı oyundan düşürüp golü buldu. Top ağları havalandırdığında 70’li dakikalardaydık. Ancak bu baskının karşılığı çok daha öncesinde alınmalıydı. Zaten bunu yapabilselerdi, skor çok daha farklı olabilirdi. Fenerbahçe’nin, mücadelesi alkışlanacak cinstendi. Herkes istekliydi, elinden geleni yaptı. Şu “Sonuç” bölümündeki problemin de en kısa sürede giderilmesi gerekiyor. Gerisi zaten gelecektir.