İzmir’de yaşayan 46 yaşındaki Ceylan İrdem, 38 yaşına kadar ev hanımlığı yaptı. 8 yıl önce eski eşi bir pompacı dükkânı açtı ve o da dükkânda geçirdiği vakitlerde arabaların turbo parçasına merak sardı. 3,5 yıl önce eşinden boşanan iki çocuk annesi kadın, cebindeki 50 lira ile sanayide dükkân açtı. Sanayide çalışan esnaf arkadaşlarının da desteğini alan İrdem, artık başarılı bir turbo ustası olarak biliniyor. Esnafın ‘Turbocu Abla’ olarak bildiği İrdem, “Kadınlar ümitlerini kaybetmesin. Ben ümidimi kaybettiğim anda bu işe girdim ve hayatımı toparladım. Hiçbir şeyim yoktu. 50 lira parayla girdiğim işte şimdi ekmeğimi kazanıyorum” diye konuştu.
“38 yaşına kadar anahtar ve tornavida tutmayı bile bilmediğini belirten İrdem, şunları söyledi: “38 yaşına kadar ev hanımıydım. Eski eşimle beraber bir pompacı dükkânı açmıştık. Ben o dönem turboculuğa merak sardım. Kendi kendime öğrenmeye başladım. Eski eşim pompacılık yapıyordu ama ben turbolarla haşır neşirdim. 3,5 yıl önce eşimden ayrıldım. Evim kiraydı. Sanayideki bir arkadaşımın yardımıyla bu dükkânı buldum ve 50 lira ile işe başladım. Elimde hiçbir ekipmanım, malzemem yoktu ama çalışarak bugünlere geldim. Personelim çok başarılıydı, meslektaşlarım çok büyük destek verdi. Bu mesleğe gönül verdim. Başarılı bir şekilde de sürdürüyorum.”
Sanayideki meslektaşlarının kendisini hiçbir zaman yadırgamadığını, esnafın ona ‘Turbocu Abla’ dediğini söyleyen İrdem, “Firmamın adını neredeyse kimse bilmez. Sanayide ‘Turbocu Abla’ dendiğinde herkes dükkanı parmakla gösterir. Sanayi ortamı dışarıdan göründüğü gibi değil. Her kadın sanayiye rahatlıkla girebilir. Herkes birbirine saygılıdır. Esnaflarla bir sorun yaşamadım ama bazı müşterilerimin ilk gördüğünde beni yadırgadığı oluyor. ‘Abla sen mi yapacaksın turboyu?’ diyorlar. Kaliteli bir şekilde hizmet verdiğimde memnun kalıp bizi çevrelerine de öneriyorlar” ifadelerini kullandı.
Çocuklarıma hem anne hem de baba olduğunu söyleyen İrdem, sözlerini şöyle sürdürdü: “25 yaşındaki oğlum Nafi üniversiteyi bitirdi. 8 yaşım da kızım Niran a okula gidiyor. Sabah birlikte kahvaltı yapıyoruz. Niran’ı hazırlayıp okula gönderiyorum, sonra dükkâna geliyorum. Bir süreliğine oğlum da bana yardım ediyor. Onun dışında bir personelimiz daha var. Ben hem çalışanım hem de ev hanımıyım aslında. Komşularım da sanayide çalıştığım için bazen bana ‘Ceylan ağabey’ diyerek espri yapıyor.”
Uzaktan bir araba geldiğinde turbo sisteminde bir arıza olup olmadığını sesinden anladığını kaydeden İrdem, “Eskiden arabalara hiç ilgim yoktu ama şimdi karşıdan bir araba geldiğinde eğer turbo sisteminde bir arıza varsa sesinden bile anlıyorum. Arabanın tepesine de çıktım, altına da girdim. Bir gün bir müşteri arabanın altından çıkınca yadırgadı. ‘Kadın arabanın altına girdi’ dedi. Bu benim işim. Hiçbir zaman işimden utanmadım. Bir gün de bir müşteri gelmişti. İçeride kadın görünce ‘ben kadına iş yaptırmam’ deyip gitti. İşi başka yerde yaptıramayınca buraya tekrar geldi. ‘Gördün mü, demek ki bazı kadınlar da bu işten anlıyormuş’ dedim. Özür diledi, ‘eli öpülesi kadınsın’ dedi. Aracının sorununu giderip gönderdik. Kadın olduğum için baştan kaçmıştı ama 3 sonra geri gelmişti” dedi.
İrdem’in müşterisi Ahmet Şen, “Buraya öneriyle gelmiştim. ‘Turbocu Abla’ dediklerinde ilk başta bir erkek olduğunu ve ‘Turbocu Abla’nın da lakap olduğunu sandım. Kendisini görünce elbette şaşırdım ama işini çok iyi yapıyor. Devamlı kendisiyle çalışıyoruz. Kendisinden çok memnunuz” derken, esnaf arkadaşı Harun Yalcı da, “Ceylan Abla, sanayinin en iyi turbo ustalarından biridir. Bugüne kadar verdiğimiz işlerin hiçbirinden şikâyet almadık. İşçiliği güzel, esnaf olarak da çok iyi bir insan. Esnaflar arasında en sevilen kişidir. Herkes onu ‘Turbocu Abla’ diye bilir. Onu ilk gördüğümüzde bir şaşkınlık oldu. Verdiğimiz işlerde sıkıntı olur mu diye şüphelendik ama bu şüphelerimizin hepsini ustalığı ile kırdı. Şu anda sanayinin turbo işlerinin neredeyse hepsini ablamıza yönlendiririz” diye konuştu.