Devlet başkanları ayrıldı ama İskoçya'daki iklim zirvesi üst düzey katılımlarla devam ediyor. Alınan kararlar ve verilen yeni sözler, dünyanın geleceğini kurtarmada kritik rol oynayacak. Son olarak kömüre veda hakkında önemli bir girişime imza atıldı.
İngiltere'nin girişimiyle 40'tan fazla ülke kömürden uzaklaşma sözü verdi. Tarih olarak gelimmiş ülkeler için 2030 belirlendi. Gelişmekte olan ülkeler içinse 2040. sanayisi kömüre dayalı büyük ülkelerden Avustralya, Hindistan, Çin ve ABD taahhütnameyi imzalamadı. Küresel elektrik üretiminin yüzde 37'si hala kömürden sağlanıyor ve kömür, iklim değişikliğinin ek büyük sebebi.
13 günlük zirveye yaklaşık 25 bin katılımcı var. Bunlardan bazıları oldukça ünlü isimler. Örneğin Microsoft'un kurucusu, dünyan en zenginlerinden Bill Gates.
Bill Gates, zirve kapsamındaki bir panelde konuştu. Sözleri karamsardı. Dünyanın, küresel sıcaklık artışını bir buçuk derece ile sınırlandırma sözünün gerçekçi olmadığını söyledi. Karbon salınımının çoğunun Çin ve Hindistan gibi orta gelirli ama hızla gelişen ülkelerden geldiğini hatırlattı. Bu ülkelerin yeşil enerjiye dönüşümünün hiç de kolay olmayacağını vurguladı.
Bir açıklama da dünyanın en zengin iki insanından biri olan, Jeff Bezos'tan geldi. Bezos iklim değişikliği ile mücadele için 2 milyar dolarlık fon ayırdığını duyurdu. Fon Bezos'un başında olduğu ve çevreyi korumayı amaçlayan vakıf üzerinden kullanılacak. Vakıf, iklim değişikliğine karşı toplamda 10 milyar dolarlık bir fonu hayata geçirecek. Bezos "2030 yılına kadar doğayı geliştirmeliyiz, çevresel adaleti ve ekonomik fırsatları ilerletmeliyiz" dedi. "Bugünkü taahhüdümüz üç zorunluluğu destekliyor: sahip olduklarımızı korumalıyız, kaybettiklerimizi geri kazanmalıyız ve ihtiyacımız olanı doğayla uyum içinde büyütmeliyiz" diye konuştu.
İskoçya'daki konferanslara 1-2 Kasım tarihlerinde dünya liderleri de katıldı. Karbon salınımını azaltmak ve yeşil enerjiye dönüşüm için irade ortaya koydular. Küresel ısınmayı dizginlemek için çabaları artıracaklarını duyurdular. Ancak aynı liderler bu tür görüntülerle eleştirilerin odağında. Uzun araç konvoylarıyla gereksiz yere karbon salınımına yol açtıkları gerekçesiyle tepki gördüler.