Karadeniz´de son 40 yıldır haziran ayı ortalaması 19 derece olan deniz suyu sıcaklığı bu yıl aniden 26 dereceye yükseldi. Bu durumun, atmosferin dengesini bozduğu ve oluşan lokal şiddetli yağışların sel ve heyelanlara sebep olabileceği belirtildi. Bölgede mevsim normallerinin üzerinde seyreden deniz suyu sıcaklığı nedeniyle ani yağışların süreceğini belirten uzmanlar, bölge halkına yeni uyarılar yaptı.
Samsun On Dokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yusuf Demir, son yıllarda dünyayı ve ülkemizi etkileyen küresel iklim değişiminin söz konusu olduğunu belirterek bunun etkilerini belli bölgelerde, belli zamanlarda gözlemlediklerini söyledi. Demir, “Bizim bölgemiz için etkilediğimiz parametreler var. Bunlar da bizim bölgemizde oluşacak olan hem küresel iklim değişimini tetikleyen hem bölgemizdeki yağış rejimini ve buna bağlı olarak iklimi etkileyen parametreler var. Bunların başında bölgemizde yapılan hidroelektrik santrallerin (HES) kontrolsüz ve düzensiz olmasından tutun da, bölgemizdeki su kaynaklarının doğru kullanılamamasına kadar pek çok parametre var” dedi.
Karadeniz´de deniz suyu sıcaklığında artışlar gözlemlediklerini dile getiren Demir, “Bu artışların zaman içerisinde artarak devam etmesi elbette bölgemiz için çok ciddi bir tehdittir. Deniz suyu sıcaklığının artması hem bölgedeki ortalama sıcaklığın hem de buharlaşma etkisine, hem de buna bağlı olarak hidrolojik çevrim dediğimiz dönüşüme etki ediyor. Yani suyun ani buharlaşması ve buna bağlı olarak tekrar yağış olarak Karadeniz´in dağlarından geri dönmesi demek. Ayrıca deniz suyu sıcaklığı Karadeniz´in dağlarının tepesinde oluşturulan yüzey su gölleriyle birleşince oralarda da ani buharlaşmalar oluyor, bunların sonucu olarak ani sellerin yaşanması doğal bir süreç. Buna bağlı olarak da önümüzdeki, yine beklemediğimiz yüksek kuraklık tehlikesine de dikkat çekmek lazım. Son zamanlarda alınan veriler bizi fazlasıyla tedirgin ediyor. Elimizdeki veriler yaz döneminin çok kolay geçmeyeceğini gösteriyor. Elimizdeki veriler, ani sellerin ve bunun beraberinde de ani kuraklıkların yaşanacağını gösteriyor. Biz eğer bir damla suyun döngüsünü değiştirirsek, bir damla suyun yaşam olduğu bilincini kaybedersek o zaman o suyun getireceği felaketleri ve susuzluğun getireceği felaketleri hep birlikte yaşarız” şeklinde konuştu.