Temmuz ayıydı. Almanya'da görülen çok şiddetli yağış sele neden olmuştu. 180 kişi hayatını kaybetmişti. Aradan üç ay geçti. Ancak Almanya afetzedelerin normal hayatına dönmesini hala sağlayamadı. Acı tablo, Cumhurbaşkanı Frank Walter Steinmeier'in afet bölgesini ziyaretiyle ortaya çıktı. Oradakilerden biri de Zeliha Ataç'tı.
Zeliha Ataç, 3 aydır afetzedelere yardım için çabalıyor. Hatta bu amaçla bir de çadır kurmuşlardı. O çadırın kaldırılmaması için cumhurbaşkanına seslendi.
Çadırları kaldırırsak bu insanların bir buluşma noktası kalmaz. Çadırda çok yaşlı insan var. Koltuk değneğiyle yürümek zorundalar. Ve bizim çadırda buluşuyorlar.
Hem onun hem cumhurbaşkanını sözleri, alman devletinin afetzedelere yardım etmekte nasıl aciz kaldığının çarpıcı ifadesiydi.
Kalplerimiz kanıyor. Hayatımız burada nasıl devam edecek? Size soruyorum, hangi vicdanla gece insan başını yastığa koyacak. İçimiz acıyor, çok acımız var. Lütfen bize yardım edin, lütfen.
Size garanti vermek isterim ki sadece siz değilsiniz gece rahat uyuyamayan. Buralara gelip birçok yardımcı olanlar vardı.
O görüntülerde dikkat çeken bir detay daha vardı. Zeliha Ataç cumhurbaşkanı ile konuşurken, sözcüsü durumdan rahatsız olmuştu.
Zeliha Ataç, Almanya'nın ağır vurduğu sel bölgesinde yaşıyor. Alman hükümetinin, insanları yalnız bıraktığını düşünüyor. o da yardımlarına kendi kurduğu küçük bir çadırla sürdürüyor. Şimdi bağışlarla sıcak yemek dağıtan bir yeri var. Ülkenin dört bir yanında gelen gönüllü yardımcılarla selden etkilenen yerel halka yardım ediyor.