Selahattin Demirtaş'ın siyasi şov yaptığını belirten Akşam Gazetesi Yazarı Kurtuluş Tayiz, "HDP söz konusu olayların muhakemesini yapmak yerine mahkeme salonunda en kolayına kaçtılar, siyasi şov yaparak davayı kendilerince siyasallaştırarak, dönemin o korkunç katliamından ve kundaklama olaylarından kurtulmaya çalıştılar. 6-8 Ekim Kobani olayları olarak bilinen 37 vatandaşın katledildiği olaylarla ilgili dava siyasi partinin siyasi görüşlerinden dolayı cezalandırılmaya çalışıldığı bir dava değil. Bu dava feci bir cinayet davasıdır, çok feci bir toplu katliam davasıdır. Burada herhangi bir partinin siyasi görüşü değil bu katliama yol açan, emirler, sorumluluklar ve azmettiricilik hakim karşısında yargılanmaya çalışılıyor." ifadelerini kullandı.
Kurtuluş Tayiz sözlerine şöyle devam etti:
"Bugün hala 6-8 Ekim olaylarının emrinin talimatının nasıl verildiği çok işlenmedi. Oysaki mahkeme tutanaklarında Selahattin Demirtaş, dönemin HDP Eş Genel Başkanı Ankara'daki HDP MYK toplantısında sokağa çıkma çağrısının kendisinin iradesiyle ve o kurulun imzasıyla yapıldığını kayıtlara geçti. Mahkeme Başkanı tek tek sorarak bunu netleştiriyor. 37 vatandaşımızın hayatını kaybettiği çağrıyı, sokağa dökülün çağrısını Demirtaş başkanlığındaki HDP Merkez Yürütme Kurulu yaptı. Bu başlı başına hem azmettiricilik hem bir talimat hem de bu cinayetlerin sorumluluğu anlamına geliyor. Mahkemede de öncelikle bu durumun yargılanması gerçekleşiyor. Ama şunu görüyoruz. Demirtaş ne yaptı? '128 milyar dolar nerede?' yazılı bir kağıdı görüntülü katıldığı duruşmada göstererek kendisince davayı başka mecralara çekmeye çalıştı? Peki Selahattin Demirtaş'ın sorumlu olduğu 37 canın hesabını yargı sormayacak mı? Ya da Demirtaş, 128 milyar dolar nerede diyerek 37 canın sorumluluğundan kurtulabilecek mi?"