Sözde demokrasi havarilerinin amansızca savunduğu Mehmet Baransu ile ilgili soruşturma derinleştikçe çok ilginç bilgilere ulaşılıyor. ‘Paralel örgüt’ün bugüne kadar yaptığı dinlemelerle edindiği bilgileri yabancı gizli servislere pas ettiğinin ortaya çıkması ‘casusluk’ suçlamasını gündeme getirmişti.
Baransu soruşturması da aynı noktaya gelmeye başladı.
Savcılık, Balyoz kumpasının fitilini ateşleyen ve belgeleri karargah içerisinden çıkaran paralel askerlerin peşine düştü. Şu ana kadar yapılan çalışmalara göre; kumpas belgeleri 1. Ordu Komutanlığı içindeki paralel subaylar tarafından çıkarılarak polislere verildi. Polisler de, belgelerle oynayarak Mehmet Baransu'ya servis etti.
Kısacası tam bir askeri casusluk skandalı. Çünkü, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, Yunanistan ile ilgili hazırladığı ‘Egemen Planı’ bile Balyoz CD'sine eklenerek sızdırıldı. Bu planın deşifre olmasından sonra Yunanistan Ege sularındaki planlarını yeniden dizayn etti.
Yöntem, işleyiş hep aynı.
ABD’de ‘vicdan ödülü!’nü alırken Türkiye’yi şikayet eden isimlere duyurulur!
ABD’li senatörler ne kadar aldı?
‘Paralel örgüt’ün medya unsurları ve destekçileri dün yeni bir algı operasyonuna start verdi. Bazıları manşetten, bazıları ise birinci sayfalarından şu haberi verdi: ABD senatosunun 74 üyesi, Dışişleri Bakanı Kerry’e mektup göndererek Türkiye’deki medya üzerinde devam eden sansür ve yıldırmaya karşı çağrı yapmasını istedi.
Bugün AKŞAM gazetesinin manşetinde bu olayın perde arkasını bütün ayrıntılarıyla okuyacaksınız. Mektuba imza atan senatörlerin temsilcileri, bu eylemden hemen önce, Pensilvanya’nın Amerika’daki çatı derneği Türki Amerikan Birliği kurultayına katıldı. Burada, Türkiye’nin nasıl köşeye sıkıştırılacağının planları yapıldı.
Artık bu tip operasyonlara antrenmanlıyız. Ancak, aynı toplantıda mektuba atılan imzalar karşılığında ‘ne kadar para’ alınacağı pazarlığının yapıldığına şahit olmamıştık. ‘Sansür’ mektubuna imza karşılığında Pensilvanya’dan alınan maddi desteğin miktarı açıklanırsa kamuoyu da aydınlanmış olur.