Burak, aldığı topların neredeyse tamamını rakibe teslim etti ilk yarıda. Yetmedi Yusuf Yazıcı ve N’Doye da tek olumlu hareket yapmadı bu bölümde. Castillo zaten bozuk saat misali, bekle ki bir doğru hareket yapsın! Trabzonspor’un hücum hattındaki bu görüntü, orta alanı da çok erken oyundan düşürdü. Ve devreye Antalyaspor’da Vainqueur ile Charles girdi. Öyle etkili top dağıtımı yaptılar ki, 41’inci dakikaya kadar oyun üstünlüğü tamamen konuk ekibin elindeydi. Buna, Yekta’nın kendini yeniden kanıtlama çabası da eklenince Antalyaspor rakip yarı alanda etkili oldu. Trabzonspor’daki tek doğru ise, stoperler Hubocan ve Mustafa Akbaş’tı. Özellikle oyuna sol bekte başlayıp Durica’nın sakatlanmasıyla defansın göbeğine geçen Akbaş’ın Eto’o’ya karşı mücadelesi alkışlıktı. Sonra futbolu bu kadar sevdiren ‘sürpriz’ geldi: Onazi’nin asisti, Burak’ın harika kontrolü ve yaptığı usta işi vuruş. Gerçi, o golde Diego değil de hızlı bir stoper olsa, top ağlara gitmeyebilirdi. İkinci yarıda da aynı tablo yaşandı, Antalyaspor yine topa hakim olan taraftı. Hatta Maicon biri çok net 2 pozisyon buldu. İşler kötü giderken biraz da futbol şansı ile N’Doye’un golü geldi, Trabzonspor nihayet rahatladı. Son yarım saat oyun disiplininden koparak saldıran Antalyaspor’un farktan kurtulmasındaki etken ilginçtir; iki genç yıldız Abdülkadir Ömür ve Yusuf Yazıcı’ydı! Biri Rıza Çalımbay geldikten sonra kulübeye çekilen, diğeri ‘dev’ transfer haberleri ile gündeme gelen bu ikilideki düşüş, alınan 3 puan kadar konuşulmalı bence. Çalımbay’ın umutla beklediği ikinci yarıya, öyle ya da böyle galibiyetlerle gidilmesi, kötü oynasa da kazanmayı öğrenen Bordo-Mavililer’e yeni hayaller kurduruyor tabi ki!