Mart ayında tüketici fiyatları yüzde 1.2 oranında arttı ve yıllık enflasyon yüzde 7.6’ya yükseldi. Ocak ayında yüzde 7.2’ye gerileyen enflasyon son iki aydır düşüş beklentilerini karşılıksız bırakıyor ve hem iç talepteki zayıf görünüme hem de petrol fiyatlarından gelen rahatlamaya rağmen yüzde 7.5 bandında direniyor. Kuşkusuz döviz fiyatlarında son aylarda görülen dalgalanma hem enflasyon beklentilerini hem de fiyat artışlarını etkilediği için enflasyonun düşmesini engelleyen faktörler arasında yer alıyor. Aynı zamanda gıda fiyatlarında görülen enflasyonist eğilimin devam etmesi enflasyonda daha hızlı bir düşüşün önüne geçiyor.
Tüketici fiyat endeksinin detaylarına baktığımızda, mart ayında gıda fiyatların yine enflasyonu yükselten ana etken olmuş. Aşağıdaki tabloda ana harcama grupları itibarıyla yıllık tüketici fiyatları enflasyonuna yapılan katkılar özetleniyor. Katkı rakamlarını o harcama grubundaki fiyat artış oranı ile o grubun endeks içindeki ağırlığını çarparak buluyoruz:
Tabloda da görüldüğü üzere, enflasyonda ana eğilimi belirleyen gıda, alkolsüz içecekler ve konut gruplarının (BİRİNCİ GRUP DEMEK) enflasyona katkısı mart ayında 4.7 puana yükselmiş. Enflasyon hedefinin yüzde 5 olduğu göz önüne alınırsa, sadece bu iki harcama grubundaki fiyat artışlarının enflasyon hedefini yakaladığını görüyoruz. Bu iki grubun enflasyon endeksindeki toplam payı ise yüzde 41.
Aşağıdaki grafik yurtiçindeki gıda fiyatları enflasyonunun seyrini dünya gıda fiyatları ile karşılaştırıyor:
Grafikte de görüldüğü üzere, dünya genelinde gıda fiyatları düşüş trendinde. Son bir yılda gıda fiyatları ortalama yüzde 15 oranında düşerken, yurtiçinde tam tersi bir durum söz konusu. Gıda grubu fiyatları son on iki ayda yüzde 14 oranında artmış ve yıllık enflasyona 3.4 puanlık katkı yapmış. Bu durumda enflasyonla mücadelede Merkez Bankası’nın işini zorlaştırıyor.
TÜFE’nin detaylarında diğer harcama gruplarına baktığımızda, ulaştırma grubunun enflasyona katkısının küresel petrol fiyatlarının da etkisi ile negatif olduğunu görüyoruz. Diğer harcama gruplarında da hem iç talepteki zayıflık, hem de enflasyon beklentilerindeki düzelmeye paralel bir şekilde düşüş söz konusu. Nitekim çekirdek enflasyon göstergeleri son üç dört aydır ciddi bir düşüş trendinde. Üretici fiyatlarında da, yıllık enflasyonun yüzde 11 olduğu dayanıksız tüketim malları (yine gıda ile alakalı) hariç tutulursa yıllık enflasyonun yüzde 2.5-3 arasına gerilediğini görüyoruz. Bütün bu faktörler, enflasyonda ana trendin aşağı yönlü olduğunu, ancak gıda fiyatlarındaki enflasyonist trendin bu görüntüyü bozduğunu gösteriyor.