Orta ve üst sınıflardaki eşitlenme ciddi bir öfke yaratmış durumda. Bunun için de bir restorasyondan daha azına razı olmayacak, bunun için de herkesle ittifak yapabilecek patetik bir ruh halidir söz konusu olan. Keşke her şey Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söylemi veya hükümetin bazı tercihleri ile kısıtlı olsaydı. Ama durum daha karmaşık ve epeyce de psikolojik. Ve bu zaafı Türkiye ile mücadeleye giren güçler çok iyi kullanıyorlar.
Şimdi soru yeni Fırat Harekatı’nın nasıl, nereye doğru genişleyeceğidir; Türkiye için terör örgütünün Suriye’deki varlığı aslında bir bütün olarak hedef olarak görülmek zorundadır. Ancak devletler de gerçeklere göre hareket etmek zorunda olduklarından bir öncelik sırası yapma gereği duyarlar.
Eski Tuğamiral Ömer Faruk Harmancık; “Merak ediyordum görmemiştim, görmeye geldim...' Ama en ilginç olanı da Akıncı Üssü'nde yakalanan 5 sivilden biri olan film yapımcısı Nurettin Oruç'un savunması; “Hayvan belgeseli çekmeye gelmiştim” Doğru, o “hayvan” belgeseli çekildi!.. 15 Temmuz’da, Karargâh’taki güvenlik kameraları ve binlerce fotoğraf karesiyle çekildi... Şimdi hepsi mahkemede!.. Belgeselin ismi; ‘FETÖ’cüler Âlemi’…
“Devletin tarihsel, siyasi şartları kadar sosyolojisi de önemlidir. Bu anlamda modern devlet, bir halkın bağımsızlık iradesini temsil eder, bu bağımsız yaşama hukukuna sahip halklar ise millet olma bilinciyle yaşarlar. Bu sebeple denilebilir ki millet, etnik kimliklere indirgenerek anlaşılabilecek bir olay olmadığı gibi yapay bir şekilde icat edilecek bir toplumsal durum da değildir.” Devlet aynı zamanda milletleşme sürecinin inşasında rol alan bir kurumdur. O bakımdan kimse keyfine göre devlet kurulamaz.
Bu tarz bir terör tehdidiyle Türkiye dışında hiçbir ülke karşı karşıya değil. Bu örgütlere karşı konvansiyonel metotlar da iktifa etmiyor. Bu sebepten Türkiye’nin tehdidin mahiyetini dikkate alarak yeni bir terörle mücadele anlayışı geliştirmesi şart. Yargı ve güvenlik güçlerinin bu yeni anlayışla donatılması ve birçok ülkede olduğu gibi sivil uzman-akademik desteğe de başvurulması elzem.
Doların düşmesinden faydalananlar, müteşekkir olmalı ama iyi dönemlerin de uzun süre ortada olacağını da düşünmemeleri gerekir. Doların uzun süre düşük kalacağını düşünen ülke yatırımcıları ve şirketler, son dönemde dolar kurunun gidişatının nedenlerinin pek açık olmadığını ve gidişatın her zaman farklı yöne dönebileceğini de düşünmeliler.