Kuran-ı Kerim'i, yıllar süren bir çalışmayla kumaş üzerine nakşederek ilk sergisini İran'da açan Hadri, boyu 80, eni 60 santimetrelik 200 kilogram ağırlığındaki 12 ciltten oluşan eserini, 2012'den sonra Suriye, Lübnan, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır, Katar'da sergiledi.
Hüsnü hata dikiş makinesi kullanarak farklı bir yorum getiren, son olarak Kur'an-ı Kerim'deki bazı dua ayetlerini ve hadisleri de kumaşa işleyen Hadri, sanatını başkalarına da öğreterek gelecek kuşaklara aktarmak istiyor.
Çocukken yazısının kötü olduğunu, kendi yazısını dahi okuyamayacak durumda olduğunu ifade eden Hadri, "Ben Allah'tan yazımın güzelleşmesini diledim, O ise kendi lütfuyla bana çokça ikramda bulunarak en güzel yazıları yazdırdı" dedi.
Kur'an-ı Kerim'i kalemle yazmak istediğini ancak terzilik yaparken kumaş üzerine işlemeye dair denemeler yaptıktan sonra bu şekilde devam etmeye karar verdiğini belirten Hadri, "Başta tecrübe yoluyla gittim, 'Ve ma tevfiki illa billah' yazarak başladım. İlim adamları ve büyüklerin görüşlerini alarak devam ettim." diye konuştu.
Deneme yanılma yöntemiyle boş zamanlarında bu işle uğraştığını ve 8 sene boyunca dikiş makinesi ile Kur'an-ı Kerim'i işlediğini dile getiren Hadri, 4 defa yapılan kontroller ve ciltlemelerin ardından 2010 yılında eserini tamamladığını ifade etti.
Hadri, eserin Türkiye, Kuveyt, Katar, Lübnan ve Mısır'da sergilendiğini ve ilgi gördüğünü belirterek, "Bursa'daki küçük atölyemde çalışmalarıma devam ediyorum. 40 hadis, Lokman Hekim'in tavsiyeleri, sureler ve Hazreti Ali'nin faziletlerini de kumaşa işledim. Son olarak Kur'an-ı Kerim'deki bazı dua ayetlerini işledim. 28 sayfalık bir çalışma oldu." değerlendirmesinde bulundu.
Bu işe başlarken maddi beklenti içinde olmadığını vurgulayan Hadri, "Arkamda güzel bir eser bırakmak için başladım fakat sonrasında başlayan talep dolayısıyla satış da yapıyorum. Bu benim için meslek haline geldi. Bazen hat levhaları çalışıyorum. Bu arada uluslararası sergilere de katılıyorum." dedi.