Bir komisyonun verdiği kararların gerekçesini kaleme alıp genel kurul karşısında savunmakla görevlendirilen üye.
15/119
SON ÜTÜCÜ
Tekstil ürününe son biçimini veren kimse.
16/119
NARKOZİTÖR (Anestezi uzmanı)
Ameliyat sırasında hastaya narkoz veren uzman.
17/119
ZÜMRE BAŞKANI
Birden fazla öğretmen bulunan bölümde en kıdemli öğretmene denir.
18/119
ZANGOÇ
Kilise çanının ipini çeken kişiye denir. Genelde kilisenin temizliğinden de sorumludur.
19/119
ÇARKÇIBAŞI
Gemilerin makina mühendisi
20/119
SARAÇ
Koşum ve eyer takımları yapan veya satan kimse.
21/119
KALAYCI
Bakır ve demir kapkacağa kalaydan bir cilâ çekip beyazlatan kişi.
22/119
GEVENDE
Düğünlerde müzik yapıp şarkı söyleyen ve misafirleri eğlendiren orkestra. özellikle Adıyaman bölgesinde
23/119
KUŞBAZ
Süs kuşları yetiştiren kuş meraklısı. Kuş alıp satan kimse
24/119
MAHYA
Ramazan gecelerinde, camilerde iki minare arasına gerilen ipler üzerine kandil veya elektrik ampulleriyle yazılan yazı veya yapılan resim yapan usta.
25/119
JOKEY
Yarış atlarına binen, yetenekleri bu amaca göre geliştirilmiş kimse.
26/119
KOMİ
Lokantalarda garson yardımcısı.
27/119
SAKATATÇI
Kesilmiş hayvanın yürek, karaciğer, böbrek, işkembe, beyin, vb. gibi iç organlarıyla baş ve ayakları.
28/119
DÜLGER
Yapıların kaba ağaç işlerini yapan kimse.
29/119
FORMEN
İşçilerin düzenli ve verimli çalışmasını sağlayan ve işçiler üzerinde otoritesi olan işçi.
30/119
BİLEYCİ
Kesici aletleri bilemeyi iş edinmiş olan kimse.
31/119
MURAKIP
Denetlemeyle görevli kimse, murakıp, kontrolör.
32/119
ÇİLİNGİR
Anahtar yapan, satan veya onaran, kilitli kapıları açan kişi.
33/119
MÜBAŞİR
Mahkemede duruşmaya girecekleri ve tanıkları çağıran, yargıcın emirlerini bildiren, kâğıtları getirip götüren görevli, çağrıcı.
34/119
CASUS
Bir devlet veya kuruluşun gizli amaçları için çalışan kimse, dil avcısı, çaşıt, ajan.
35/119
VALE
Eğlence mekanlarına gelen araçlarını park eden kimse.
36/119
INTERN DOKTOR
Tıp fakültelerinin 6. sınıfında okuyan öğrenci.
37/119
SÜFLÖR
Tiyatroda oyunculara, rollerinde unuttukları sözleri seyircilere duyurmadan hatırlatan kişi.
38/119
PİŞMANİYE
Pişmaniyenin ilk yapıldığı yer İran, pişmaniye kelimesi ise Farsça yün yapağı anlamına gelen “Peşm-peşmin-peşmek” sözlerinden türemiş.
39/119
SU SAKALARI
Osmanlı'da evlere, çeşmeden su taşımayı iş edinmiş olan kimse.
40/119
KAVAS
Elçilik, konsolosluk ve TBMM'de görev yapan eleman.
41/119
KAZZAZİYE
Elbiselere işlenen bu tellerden, örgü teknikleri kullanılarak farklı takılar yapılıyor. Kazaziye sanatında gerdanlık, bileklik ve ayakkabılar da üretiliyor.
42/119
SERİGRAFİ
Bir şablona gerilmiş ipeğin yüzeyine foto emisyonları yardımıyla grafik aktarılır. Sonra bu şablon üzerine dökülen mürekkebin ragle lastiği basıncı ile grafiğin baskı yapılacak malzemeye transferi işlemidir.
43/119
ORMANCI
Orman işlerine bakan, kaçak ağaç kesimini engelleyen kimse, görevli.
44/119
ÇIĞIRTKAN
Otobüs terminallerinde müşteri çekmek için yüksek sesle bağıran kişi.
45/119
ENSPEKTÖR
Geminin sefere hazır olmasını ve daima hazır bulundurulmasını sağlamakla görevli armatör çalışanı.
46/119
APRANTİ
At yarışlarında 50 den az yarış kazanmış, deneyimi jokeylere göre daha az genç binici.
47/119
YEDDİEMİN
Hukuki olarak hiç bir tarafa kesin bir şekilde ait olmayan bir malın sorumluluğunu devralan kişi.
48/119
KAHYA
Konak, çiftlik vb. yerlerde türlü işleri yapmakla görevli kimse
49/119
ATEŞEMİLİTER
Bir elçiliğe bağlı askerlik uzmanı.
50/119
MAKYÖZ
İyi görüntü sağlamak, belli bir tipi yaratmak veya yalnızca bazı düzeltmeler yapmak için oyuncunun yüzünde ve başka organlarında boyama ve değişim yapan kadın
51/119
KALAFATÇI
Onarma, süsleme, sahte süs veya tamir, düzen. Ahşap gemilerin içine suyun girmemesi için gerekli yerlerdeki tahtalar arasına üstüpü sıkıştırıp, üzerine kaynamış katran dökme işlemini yapan usta.
52/119
ATTAR
Güzel kokulu bitki özleri, yağlan vb. satan, güzel koku ticareti yapan kimse.
53/119
REMAYÖZCÜ
Trikoların yakasını yapan makina.
54/119
ARMATÖR
Ticaret gemilerini işletenlere verilen ad.
55/119
HAFRİYAT
İnşaatlar yapılırken ya da yıkılırken ortaya çıkan beton, toz toprak gibi atıkları toplama işi. (Arapça kazı yapmaktan)
56/119
CENAZE LEVAZIMATÇISI
Ölüler için kefen, tabut... vb malzemeleri satan kimselere verilen ad.
57/119
OMBUDSMAN
İngilizce kökenli bu söz hukukta “ Parlamento tarafından görevlendirilen, vatandaşları resmî makamların keyfî ve yasa dışı davranışlarına karşı korumakla görevli kişi veya kurum, kamu denetçisi.
58/119
OVERLOKÇU
Konfeksiyon ürünlerinin üretiminde, sanayi tipi overlok makinesi ve yardımcı aletler kullanarak parçaları birleştiren, sağlamlaştıran ve kenar kısımlarını temizleyen kişi.
59/119
MAL MÜDÜRÜ
İlçede devlete ait gelirleri toplayan, para ve malları koruyup saklayan ve giderlerin hak sahiplerine ödenmesine karar veren kamu görevlisi.
60/119
MASLAHATGÜZAR
Genellikle çeşitli sebeplerden büyükelçi atanmayan veya atanamayan bir ülkeyle diplomatik ilişkileri yürütmek üzere görevlendirilen kişi.
61/119
TUHAFİYE
Çorap, mendil, eldiven gibi giyim ile kurdele, dantel gibi giysi süsüne yarar şeyler. (Arapça'da 'tuhfe'den (armağan) türeme)
62/119
MİÇO
Küçük gemi kaptanı
63/119
GEMİ SÜVARİSİ
İç sularda, körfez ve limanlarda yolculuk yapan bir gemiyi sevk ve idare eden, seferin emniyetle yürütülmesini sağlayan kişi.
64/119
KONDÜKTÖR
Trende bilet kontrolü yapan kimse
65/119
GURME
Fransız kökenli bir sıfat olan 'gurman'dan gelir. Gourmet, "lezzeti keşfetmiş, damak tadına sahip kişi" demek. Ayrıca, "yemesini bilen" anlamına da gelir.
66/119
MEZARCI
Mezar kazan görevli.
67/119
MEFRUŞAT
Perde ve perdecilik konusunun önemli bir yer tuttuğu ev giydirme işi.
68/119
ITRİYAT
Kadın malzemelerine (parfüm, makyaj malzemeleri, güzellik malzemeleri vb.) verilen genel isim.
69/119
SAHAF
Genellikle kullanılmış ve eski ve değerli kitap alıp satan kitapçı.
70/119
PATOZCU
Kaba yemleri, kültür yem bitkilerinin sap ve dallarını öğütmek veya fındığın dış kabuğunu ayırma işlemini yapan kişi.
71/119
ÖRÜCÜ
Kumaş ve örgülerdeki yırtıkları, delikleri onaran kimse veya bu işlerin yapıldığı yer.
72/119
CASTİNG
Güzel sanatların görsel alanında konuya ve içeriğe göre oyuncu seçme işi.
73/119
MÜTERCİM TERCÜMAN
Çevirmen, mütercim veya tercüman, bir metni veya bir konuşmayı bir dilden başka bir dile çevirmeyi meslek edinen kişilerin genel adıdır.
74/119
KOMODOR
Amiral yetkisiyle görevli deniz subayı
75/119
SAYACI
Ayakkabının yumuşak olan üst bölümünü yapan kişi.
76/119
FISKACI
Cam madenini potadan alıp, demir çubuğa üflereyerek biçim veren usta.
77/119
TAŞLAMACI
Kot beyazlatmak veya eskitmek için dünyada makina kullanılarak yapılan işin elle yapılması.
78/119
ZÜCCACİYE
Cam, porselen vb. maddelerden yapılmış eşya. (Arapça cam anlamına gelen 'zücc'den türeme)
79/119
ARTEZYENCİ
Burgu ile delinerek açılan ve Suyu yükseğe fışkırtan usta.
80/119
ÇERÇİ
Köy, pazar vb. yerlerde dolaşarak ufak tefek tuhafiye eşyası satan kimse.
81/119
NALBANT
Hayvanların ayağına nal çakan kimse
82/119
SIĞIRTMAÇ
Sığır güden kimse, sığır çobanı
83/119
MÜCELLİT
Kitapları ciltleyen kimse.
84/119
GOYGOYCULUK
Dilenci, Derviş. Eskiden Muharrem ayının ilk haftasında aşure yapmak için sırtlarında torbalarla mahalle aralarında buğday, nohut, pirinç, şeker, fasulye, kuru üzüm gibi şeyler toplamak üzere dolaşırlardı. çoğu kör ve topallardan oluşurdu. içlerinden gür sesli biri "gökte melek, yerde can ağlar" dedikten sonra hepsi bir ağızdan "hoy goygoy canım" diye makamı tamamladıkları için bunlara halk arasında "goygoycu, goygoycular" denirdi.
85/119
HIRDAVAT
Kilit, menteşe, tel, çivi, vida gibi metal eşya. önemsiz, ufak tefek eşya, gereksiz eşya anlamına gelir.
86/119
YAMAK
Aşçının yardımcısı
87/119
HAMURKÂR
Fırınlarda hamur yoğuran kimse
88/119
KARTOGRAF
Haritacı.
89/119
ZERZEVAT
Çürümeye bırakıldıklarında mantar oluşturan, genellikle yeşil renkli, pişirilerek ya da pişirilmeden yenen, bitkinin kök, gövde, yaprak, çiçek ve meyve gibi organlarına verilen genel ad.
90/119
SOĞUK DEMİRCİ
Demir ve saç şeklindeki metal parçaları keserek, delerek, diş açarak, her türlü kaynak yapmak suretiyle şekillendiren kişi.
91/119
SEMERCİ
At, eşek, katır vb. hayvanların sırtına yerleştirilen, üzerine yük bağlanan veya binilen, iskeleti yapan usta.
92/119
YER HOSTESİ
Uçağa binecek olan yolcuların bilet işlemlerini yapan, ayrıca uçağa biniş sırasında yolcuların biniş kartlarını toplayan görevli.
93/119
CATERİNG
Kelime anlamı olarak, yiyecek tedarik eden olmasına rağmen, günümüzde en çok toplu yemek hizmeti veren firmalar için söylenir.
94/119
BRÜLÖRCÜ
Yakıtın hava ile uygun oranda karıştırılarak tam olarak yakılmasını sağlayan cihazı yöneten kişi.
95/119
BAŞAKÇI
Tarımda hasat yapıldıktan sonra geri kalanları toplayanlara verilen isim.
96/119
KABZIMAL
Meyve ve sebze üreticileri ile satıcılar arasında aracılık eden kimse, sebze meyve toptancısı, çiçekçi esnafı, komisyoncu.
Yazılı metinlerdeki imla hatalarını düzeltici, düzeltmen.
100/119
EBE
Doğum yaptıran kişi.
101/119
CELEP
Koyun, keçi, sığır gibi kesilecek hayvanların ticaretini yapan kimse.
102/119
MAKASTAR
Makastar: Kumaş biçen, prova yapan, parçaları patrona göre ayarlayan, iş dağıtımını yapan usta.
103/119
İTA AMİRİ
Devlet harcamalarının yapılabilmesi için saymanlara yazılı emir verme yetkisine sahip kişi.
104/119
HAYVAN CANBAZI
Hayvan alım satımıyla uğraşan kişi.
105/119
DEGÜSTATÖR
Profesyonel şarap tadımcısı.
106/119
ZAHİRE
Gereğinde kullanılmak için saklanan tahıl, aşlık satan kişi.
107/119
HANUTÇU
Turistleri ikna edip dükkanlara çekerek oralardan alışveriş yapmalarını temin eden ve bu işlemden pay alarak geçinen kişi.
108/119
SARRAF
Altını veya gümüşü hammadde olarak alıp satan kişi.
109/119
İKRAZAT
Arapça ikraz' dan türemiştir. İkraz; borç veya ödünç verme, vadesinde iade etmek ve faiz getirmek üzere, çoğunlukla şahıs veya maddi teminat karşılığında ödünç para verme anlamında.
110/119
STENOGRAF
Alfabenin harfleri, noktalama işaretleri, kelimeleri yerine semboller ve kısaltmalar kullanan çabuk yazma sistemiyle kayıt yapan kimse.
111/119
SÜRVEYAN
Gözetmen, gözetici (Kız yurtlarındaki görevlilere verilen isim)
112/119
DÜBLÖR
Bir oyuncunun yerine filmin bazı sahnelerinide asıl oyuncu yerine oynayan, rol yapan kişi.
113/119
EKSPERTİZ
Bir malın türünü, değerini, bir dokuncanın kertesini belirtmek üzere seçilen bilirkişilerce yapılan yoklama, inceleme işlemi.
114/119
MENSUCAT
Dokuma ve tekstil işi
115/119
ANİMATÖR
İnsanların tatil yerlerinde iyi zaman geçirmeleri için bir takım eğlence ve gezi programları düzenleyen kişi.
116/119
GARDİYAN
Cezaevlerinde düzeni, tutukluların yasalara uygun biçimde davranmalarını sağlamakla görevli kimse.
117/119
NALBURİYE
Çivi, kilit, menteşe gibi yapı işlerinde kullanılan şeyleri satan kimse (Osmanlıca 'Nal' kelimesinden)
118/119
TELLAK
Hamamda insanları keseleyip yıkayan erkek.
119/119
JONKLÖR
Belirli bir sayıdaki nesneyi havaya atıp tutan, bu esnada en az bir adet nesnenin seyahat halinde (havada) olmasını sağlayan sirk veya sahne sanatçıs