Fındık başta olmak üzere, birçok tarımsal ürüne zarar veren kahverengi kokarca zararlısı ile mücadele etmek amacıyla Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü bünyesinde "Biyolojik Mücadele Laboratuvarı" oluşturuldu.
Laboratuvar ortamında üretilen 25 bin Çin menşeli samuray arısı, ilk olarak Artvin'de kahverengi kokarca ile biyolojik mücadele amacıyla doğaya bırakıldı.
Enstitü Müdürü Doç. Dr. Kibar Ak, AA muhabirine, kahverengi kokarca zararlısının Türkiye'de ilk tespitinin 2017'de yapıldığını, 2018'de Doğu Karadeniz'de zararlının artmasıyla ekonomik kayıpların ortaya çıkmaya başladığını söyledi.
Kahverengi kokarca zararlısı ile ilgili çalışmalara 2018'de başladıklarını belirten Ak, "Tarım ve Orman Bakanlığı adına çalışmaları enstitümüz yürütüyor. Çalışmamızı ekonomik olarak Karadeniz İhracatçılar Birliği finanse ediyor." dedi.
Ak, kahverengi kokarca ile mücadelede bazı metotlar bulunduğuna dikkati çekerek şöyle devam etti:
"Bunlardan en çevreci mücadeleden bahsedecek olursak birincisi biyolojik mücadeledir. Enstitümüzde kurulan laboratuvarda kahverengi kokarcanın yumurtalarını parazitleyen parazitoit (konukçusunun ölümüne neden olan organizmalara verilen ad) üretimi yapılıyor. Doğadan kahverengi kokarcanın erginlerini toplayarak laboratuvara getiriyoruz. Buraya getirdiğimiz kokarcanın erginlerinin yumurtalarını çoğaltıyoruz, üzerine de parazitoit, yani samuray arılarını bırakıyoruz. Yani samuray arıları çoğaltabilmemizin için en önemli kaynak, kahverengi kokarcanın yumurtalarıdır."
Parazitoitlerin bu yumurtaların üzerinde çoğaldığını aktaran Ak, "Doğu Karadeniz'de Hopa, Borçka ve Fındıklı'da yaklaşık 25 bin parazitoit salımı gerçekleştirdik. Bu, biyolojik mücadele. Laboratuvarda üretilecek parazitoitlerin bundan sonraki yıllarda salımı yapılarak, kahverengi kokarcanın doğal düşmanlarını salarak mücadele yapmaya çalışacağız." ifadelerini kullandı.
Ak, Türkiye'de kahverengi kokarca zararlısının popülasyonun yükselme eğiliminde olması nedeniyle diğer mücadele metotlarının da devreye sokulması gerektiğini sözlerine ekledi.