İBB'ye bağlı ekipler dün saatlerce canla başla mücadele ettiler!
'Hangi ekip ne mücadelesi' diyeceksiniz şimdi?
Vardı, bir büyük mücadele vardı!
Ama yollarda, caddelerde değil sosyal medyada.
Başkanın trolleri saatlerce ekran başından hiç kalkmadı. Bir ara kendilerini bile aşmayı başardılar.
Amerika'nın bilmem hangi eyaletindeki kar küreme çalışmasının görüntülerini 'Ekrem Başkan çalışıyor' diye servis ettiler.
Ama yalanın ortaya çıkması fazla uzun sürmedi. Yine de buna rağmen o sahte görüntüler üzerinden salakça operasyon çekmeye devam edenler oldu.
Binlerce paralı trol rezaleti, beceriksizliği, iş bilmezliği, umursamazlığı örtmek için çırpındı durdu.
İstanbulluların trafikte araç içinde mahsur kalıp burnundan soluduğu, saç baş yolduğu dakikalarda Ekrem Başkan'ın anlık görüntüsü düştü sosyal medyaya.
Beyimiz gittiği rakı-balık restoranında karın keyfini çıkaracaktı.
Troller o görüntülerin medyaya düşmesi üzerine 'mıçtık şimdi' dediler.
Lakin yapacak bir şey yoktu; parmaklar bir kez daha harekete geçti. İmamoğlu'nun lüks balıkçıdaki o fotoğrafında hemen arkasında duran bir adam vardı. Kısa kollu tişört giymişti.
Troller 'işte bu' dediler!
Sonra da 'fotoğraf eski, görmüyor musunuz adam kısa kol giymiş. Yazdan bir fotoğraf' diyerek yeni bir yalanı tedavüle soktular.
Lakin o kısa kollu adamın sağında solunda atkılı, montlu herifleri hiç dikkate almadılar.
Çok geçmeden bu yalan da ellerinde patladı. Ama yine de bazıları bu yalan üzerinden salakça operasyon çekmeye devam etti.
Bu kez devreye Murat Ongun girdi ve başkanı apar topar AKOM'a götürüp oradan bir poz verdirtti.
O arada İBB'nin geçmiş yıllardaki başarılı kar mücadelesine ilişkin haberlere operasyon çekildi. İBB'nin resmi sitesindeki o haberler silindi.
Bu kez de tuzlamaya ilişkin İBB'den farklı, Murat Ongun'dan farklı rakamlar geldi.
Trollerin işi dün gece çok zordu çok!
Hal böyle olunca bu kez İstanbul Havaalanı'na saldırdılar. Neymiş uçuşlar iptal edilmiş, havaalanı karlar altındaymış.
Yuh ki yuh!
Böylesi hava şartlarında dünyanın her yerinde havaalanlarının durumu böyledir.
Kaldı ki ne alaka? Diyelim ki orada bir başarısızlık var, bu senin başarısızlığını örtmez ki?
Tuz ihalesini iptal etmişsin, ekiplerini kar yağmadan önce aktif hale getirememişsin, yolları yeterince tuzlayamamışsın.
Ya ne yapmışsın? Balıkçıya gitmişsin.
Depremde kayağa, selde denize gittiğin gibi.
Umurunda mı sanki? Ajans ve trollerin halleder değil mi?
Değil!
İstanbullular gördü, yaşadı!
Neymiş çok kar yağmışmış, ansızın bastırmışmış!
Pes!
Meteoroloji günler öncesinden uyardı. Dahası İstanbul bundan beterini de gördü.
Hülasa başkanın trolleri dün gece çok ter döktü çok! Sanırım maaşlarına zam isterler.
İBB'nin yüz milyonlarca lirası algı faaliyetlerine değil de tuza verilseydi bu sıkıntıyı çekmezdik.
Hatta o binlerce trol dün gece sokağa çıkıp her biri çıplak elleriyle yollardan kar alsaydı trafik yine açılırdı.
Ama beyimizin umurunda mı?
Allah daha beterinden korusun bizleri.
İstanbul'a yazık oldu belki ama Türkiye'nin geleceği kurtuldu hiç değilse.
Sanırım tüm Türkiye bu zihniyetin yönetim anlayışına ilişkin fragmanı gördü.
Bu arada yeri gelmişsen şunu da söylemek gerek. Kar yağmadan önce İstanbul'un durumu bundan farklı mıydı ki? Yolda kalan otobüsler, metrobüsler, borç batağına sokulmuş belediye, durdurulan projeler...
Uzun lafın kısası.
Sanırım bu rezaletin tek kazananı başkanın trol ordusu.