“En iyi bildikleri şeyi yapıyorlar. Gömüyorlar.”
Katliamın ardından Özgür Gündem’le aynı manşetle çıkan Sözcü’nün Yılmaz Özdil adlı yazarı, “Durmak yok gömmeye devam” başlıklı yazısına PKK’nın adını anmadan bu satırlarla son veriyordu...
Dün Cumhuriyet ikinci manşetinde KCK Eşbaşkanı Cemil Bayık’ın “Temel hedefimiz Erdoğan” sözünü sanki bir müjde gibi veriyor, Bayık’ın hemen altında da Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “90’ları özlüyor” şeklinde yükleniyordu...
“Terörle mücadele edeceğiz” dediği için...
Ailelerinin sahip çıkmadığı canlı bombaların cenazelerine gidenler sadece HDP’li vekiller değil. CHP’nin vekilleri de bunu sıkça yapıyor. 1991 doğumlu bir kadını canlı bomba olmaya iten nedenleri sorgulamadan terörle mücadelenin yalan olduğunu ifade ediyorlar.
CHP'nin televizyon kanalı Halk TV'de Ankara saldırısını değerlendiren Ayşenur Arslan da canlı bomba için "kızcağız” deyiveriyor.
Çok normal...
HDP’nin “Sırtımızı dayadık” dediği örgütün elemanlarına “Barikat kuran arkadaşlar” diye seslenmiş, PYD için de “Kendisini öyle tarif etmediği için terör örgütü denemeyeceğini” söyleyen bir Genel Başkanı var CHP’nin.
Kobani’de YPJ saflarında terör eğitimi almış canlı bombanın 37 kişiyi katlettiği saldırıdan sonra içinde “P word”, yani PKK geçmeden açıklama yapabildi Kılıçdaroğlu.
Kılıçdaroğlu, hemen ertesinde "PKK ile Saray işbirliği içindedir" ve "AKP siyasi cinayetler dâhil her şeyi yapabilir" diyebilme pişkinliğini de gösterebildi.
PKK’nın Özgür Gündem’i ile CHP’li Sözcü katliamdan sonra nasıl manşetlerinde pişti olduysa, Kılıçdaroğlu ve Demirtaş da şablon açıklamaları art arda sıraladılar.
Vatandaşın biri şöyle bir tweet atmıştı: “Ya CHP’yi ya da HDP’yi kapatın. Kafamız karışıyor.”
Bu güruha “İnsan öldürmek kötü bir şeydir” dedirtmek için bizler akla karayı seçerken, PKK’ya sağladıkları dokunulmazlığı kaldırmadan terörle mücadele etmenin ne kadar zor olduğunu onlar da tabii ki biliyorlar.
Bu bir taktik... Erdoğan’ı PKK ile devirecekler güya.
Katliamcı PKK ve Savcı Selim Kiraz’ı öldüren DHKP-C’yi kendilerine yakın bulan bu zihniyetin arka planı, bu örgütleri ve ürettikleri şiddeti meşru görmeyi ihtiva ediyor. Bu nedenle, bir başkentin göbeğinde birkaç ay içinde iki yüze yakın sivil feci şekilde öldürüldüğünde bir panik yaşanıyor. Örgütün sihrinin bozulması riskine karşı “empati korosu” müsamereye başlıyor.
Her şeyi bilerek isteyerek çarpıtıyorlar. Ya da gözlerini nefret bürümüş, dengelerini yitirmişler.
PKK’yı özledikleri düzenin ordusu gibi görüyorlar. Bu nedenle PKK’ya dokunulmazlık sağladılar.
Medyada, Meclis kürsüsünde, akademide ve sivil toplumda.
Bayık da bunu bildiğinden onlara selam gönderiyor.
“Bizim temel hedefimiz Erdoğan.”
Başaramayacaksınız.
Ama her gün biraz daha vampirleşecek, insanlıktan tamamen çıkacaksınız.