Kabul edelim ki, iktidar partisinin seçim beyannamesinde yer alsa da almasa da başkanlık sistemi, 7 Haziran Genel Seçimleri'nin asıl gündemi haline gelmiştir. İster iktidar çevreleri, ister muhalefet 7 Haziran gecesi seçim sonuçlarını yorumlamaya başkanlık sisteminden başlayacaktır. AK Parti'nin aldığı oylar, kaçınılmaz olarak başkanlık sistemiyle ilişkilendirilecek, bu öneri üzerinden analize tabi tutulacaktır. Sadece muhalefet değil elbette, iktidar da sandık sonuçlarını başkanlık gündemi üzerinden değerlendirecektir.
7 Haziran seçimleri kuşkusuz başkanlık önerisiyle sınırlandırılmayacak kadar geniş bir vaat yelpazesini kapsayacak. AK Parti, halihazırda zaten Cumhuriyet tarihinin en önemli demokratikleşme projelerinden biri olan çözüm sürecini yürütüyor. Türkiye'nin iç barışı, demokrasisi ve ekonomik refahı çözüm sürecinin başarıya ulaşmasıyla yakından bağlantılı. AK Parti, çözüm sürecinin mimarıdır; haliyle seçim meydanlarında barış projesini halka anlatmaya devam edecek, muhalefetin barışı baltalamaya çalıştığını söyleyecek ve bu süreci başarıya ulaştırmayı vaat edecektir. Etrafımızdaki coğrafya etnik ve mezhep savaşlarıyla kavrulurken Türkiye'nin, barış adası olarak kalmayı başarması AK Parti'nin en önemli başarılarından biridir. Paralel devleti tasfiye ve bürokrasideki çetelerin temizlenmesi de keza iktidar partisinin büyük bir başarısı olarak meydanlarda halka anlatılacak konular arasında yer alıyor. Bu mücadelenin devamına yönelik mesajlar seçim meydanlarında işlenecektir.
Ancak gerek çözüm süreci ve gerekse paralel devletle mücadele, 30 Mart Yerel Seçimleri ve 10 Ağustos Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin öncelikli gündemleriydi. Bu iki başlık, tek başına 7 Haziran seçimlerinde iktidar partisinin iddiasını yansıtmaya yeterli olmaz. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tartışmaya açmasıyla birlikte başkanlık sistemi, seçimin asıl gündemi oldu. Bu tartışmanın kopardığı gürültüye bakılarak söylenebilir ki başkanlık sistemi, iktidar partisinin elindeki en heyecanlı ve iddialı seçim kozudur. AK Parti, başkanlık sistemini 12 yıldır sürdürdüğü büyük değişim ve dönüşüm sürecinin bir devamı olarak halka anlatırsa, karşılığını seçim sandığından ziyadesiyle alır.
AK Parti içinde de hâlâ başkanlık sistemi önerisine burun kıvıran ve sahiplenmekte zorlanan kişiler olabilir. Ancak iktidar partisinin başkanlık sistemiyle ilgili tartışmada geri durma şansı yok; başkanlık, 7 Haziran seçimlerine şimdiden referandum niteliği kazandırmıştır. Bundan geri adım atmak sadece iktidar partisine kaybettirir. O halde yapılması gereken hükümetin bu konuda hızla netleşerek harekete geçmesi. Başbakan Ahmet Davutoğlu, önceki gün katıldığı bir televizyon programında başkanlığı savunarak gerekli adımı atmıştır. AK Parti zaman kaybetmeden bu öneriyi seçmene anlatmaya başlarsa, sandıktan yine büyük bir zaferle çıkar.