Batı medyası, Türkiye'deki seçimlerin bu yıl dünyadaki en önemli seçimler olduğunu savunuyor. Peki neden? Batı sistemi için Türkiye'deki seçimler niçin bu kadar önemli?
Bu soruya doğru yanıt verebilmek için iç siyasetten biraz uzaklaşmak gerekiyor.
Türkiye'deki seçimler öncelikle dünya için önemli.
Zira dünyanın gidişatına nasıl yön verileceği biraz da Türkiye'de hangi gücün önümüzdeki beş yılda iktidarda olacağına bağlı.
Türkiye'de bir iktidar değişikliği küresel güç dengesinde büyük bir kırılmaya yol açacak niteliktedir.
Rusya-Ukrayna savaşı, yeni bir dünya savaşına kapıları araladı.
Fakat, savaş hâlâ bölgesel düzeyle sınırlı.
Bunun nedeni, Avrupa'yı NATO şemsiyesi altında Rusya'ya karşı konumlandıran, hizaya çeken ABD-İngiltere ittifakının Türkiye'yi yanına almayı başaramaması.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni bir dünya savaşına yol açacak planların parçası olmaktan uzak durdu.
Bu yüzden Batı ittifakı nefesini tutmuş 14 Mayıs'taki seçimleri bekliyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın karşısında kim kazanırsa ABD-İngiltere ve NATO ittifakı için "zafer" elde edilmiş olacak.
Türkiye hızla, Erdoğan'ın küresel güç rekabetinde kurduğu denge zemininden çıkarılarak Batı ittifakının savaş planlarının hizasına geçirilecek.
Sonrasını görmek için kâhin olmaya gerek yok; dünya, küresel güç merkezlerinin dikensiz gül bahçesine dönüşecek. Rusya'ya karşı temkinli hareket eden, savaş planlarını dondurucuda bekleten Batı ittifakının kanlı yüzü kendisini hemen gösterecek.
Kısacası, Batı'nın Türkiye'deki seçimleri nefesini tutarak beklemesi manasız değil. 14 Mayıs, küresel güç dengesini etkileyecek nitelikte bir seçim olacaktır. Dünyanın gidişatına yön verecektir. Türkiye için de "kader" seçimi olacaktır. Daha ne olsun!