Evlatları terör örgütü tarafından kaçırılan anaların Diyarbakır HDP il binası önünde sürdürdüğü eylem sadece PKK ve HDP’yi değil, muhalefet cephesini de korkuttu.
Şu ana kadar hiç bir muhalefet partisi lideri annelerin eylemine destek veremedi. Anaların eylemi ses getirmeye başlayınca muhalefet homurdanmaya, alttan alta bu eylemden duydukları rahatsızlığı dile getirmeye başladı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, analara destek olmak yerine “başka analar da var” diyerek topu taca atmak için uğraşıyor. Evet, başka anneler de var. “Cumartesi anneleri” de var. Peki bu “cumartesi anneleri”nin sorumlusu kim? Herhalde en son sorumlu tutulacak olan AK Parti’dir. Zira, bütün faili meçhul cinayetler CHP’nin dahil olduğu hükümetler döneminde yaşandı. Biliyoruz ki, AK Parti, Türkiye’de işkence ve faili meçhul cinayetler dönemi sona erdiren partidir. Hadi bunu da bir tarafa bırakalım; Kemal Bey’in başında olduğu parti, madem analar arasında ayrım yapmıyor, peki o halde neden Diyarbakırlı annelere destek vermekten kaçınıyor? CHP cephesinde bunun bir cevabı var mı?
Sadece CHP değil elbette, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de Diyarbakırlı annelere destek vermeyen genel başkanlardan biri. Üstelik Akşener, bu analara kızıp HDP’nin önünden kalkmalarını ve gidip devletin kapısına dayanmalarını bile istedi. Pes doğrusu! Akşener, niye Diyarbakırlı anaların evlat nöbetinden rahatsız olur ki?
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu da keza aynı şekilde, Diyarbakır’daki analara HDP yerine çözümü başka yerde aramalarını önerdi.
Bunun yanı sıra Diyarbakır’ın ülke gündeminden düşürülmesi için büyük bir gayret sarf edildiği de görülüyor. FETÖ’nün yönlendirmesiyle 15 Temmuz darbesine bulaşan bazı isimlerin aileleri harekete geçirildi. AK Parti’nin önüne aileler götürülerek kendilerince farklı bir gündem yaratılmaya çalışılıyor. Ne Ekrem İmamoğlu’nun “Yenikapı şovu”, ne FETÖ’nün girişimleri Diyarbakır’daki “evlat nöbeti”ni gölgeleyebildi. HDP kapısına dayanan ailelerin sayısı her geçen gün artıyor. PKK’nın Güneydoğu’da oluşturduğu korku duvarı yıkılırken HDP’nin de maskesi düşüyor. Muhalefetin telaşı bundan olsa gerek; ittifak yaptıkları, umut bağladıkları, ortaklık kurdukları HDP’nin kriminal yüzü iyice ortaya çıkıyor. Korkuları bundan!