Acil uyarı sistemi kendiliğinden devreye girdi. Sirenler çalmaya başladı. Hem de duyguları ve duyularını kaybetmemiş kitleleri son derece rahatsız edecek bir şiddetle çalıyor...
HDP'nin Batman 4. Olağan İl Kongresi yapıldı. Eş Başkan Pervin Buldan kürsüye çıkıp açık açık söyledi:
"Kimse en ufak bir şüphe duymasın. HDP'nin bu seçimlerde yapacağı ve uygulayacağı strateji ile birlikte yönetimin bir parçası olacağını asla aklından çıkarmasın."
Bu nasıl bir özgüven patlaması!
Parlamenter sistem devam ediyor olsaydı, partisinin barajı aşıp aşamayacağını tartışırdık. Ama bu sözleri Başkanlık Sistemi uygulanan ve yönetimin yüzde 50 artı bir oyla el değiştireceği Türkiye'de söylüyor. Yönetimin bir parçası olmaktan bahsediyor.
Nasıl olacak bu?
Ortada tartışılacak, konuşulacak bir durum yok. Kemal Kılıçdaroğlu, Meral Akşener, Temel Karamollaoğlu, Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan gibi siyasi figürler sayesinde. Hayallerini, onlarla ittifak yaparak gerçekleştireceğini düşünüyor!
Belli ki bunun sözünü de almış. O yüzden "Kimse en ufak şüphe duymasın" diyor. Ülke içindeki ve dışındaki silahlı-silahsız yandaşlarına "direnin az kaldı" mesajı veriyor.
Eğer öyle değilse, yukarıda isimlerini saydığım siyasi parti genel başkanları yalanlasınlar. "Örtülü ya da açık bir ittifak yapmayız. Bunlar terör destekçileridir. Zinhar bir araya gelemeyiz" desinler.
Demeyecekler, diyemeyecekler, HDP'lileri rahatsız edip küstüremeyecekler. Çünkü hepsinin birbirine ihtiyacı var. Oyun çoktan kurulmuş belli.
Bir de Batman'daki kongrede neler yaşandığına bakalım:
Toplantı, TSK tarafından etkisiz hale getirilen PKK'lı teröristler için saygı duruşu ile başladı. Katil Öcalan'ın görüntüleri ekrana getirildi, lehine sloganlar atıldı. Ardından terörle mücadelede ülkeyi rahatlatan, yurtiçinde akan kanı dindiren, yurtdışında da bunların inlerine kadar giden Erdoğan'a "katil" diye saldırıldı.
Diğer rezillikleri yazmaya gerek var mı?
İşte bunlar gelecekmiş ülke yönetimine, Pervin Buldan öyle diyor. Muhtemelen alacakları Başkan Yardımcılığı ve bakanlıkların hesaplarını bile yapmış. Bunu açıkça söylüyor, ama kimseden çıt çıkmıyor.
Maalesef Erdoğan düşmanlığının muhalefeti getirdiği nokta bu! Tehlike çanları ve sirenler alabildiğine çalıyor, onların umurlarında bile değil.
Bu noktada seçmene büyük görev düşüyor:
Kabul edebilecek misiniz, Katil Apo'ya övgüler düzen isimlerin ülke yönetimine gelmesini? İçinize sindirebilecek misiniz, askerimize kurşun sıkanlar ve masum insanları katledenlerle birlikte hareket edenlerin devlet kadrolarını ele geçirmesini? Bu ülkenin Suriyelileşmeye doğru sürüklenmek istendiğini görmeyecek misiniz? Ülke düşmanı emperyalist güçlerin ellerini ovuşturacağı bir tabloya izin verebilecek misiniz?
Şimdi kimse çıkıp da illüzyonlar ve algı oyunları ile millete operasyon çekmeye kalkmasın. Çünkü her şey açık ve net bir şekilde ortada.
Bu ülkenin kalkınma hamlelerinin ve teröre karşı verdiği mücadelenin sıfırlanması isteniyor. Türkiye'nin kazanımlarının çöpe atılması için oyunlar kurgulanıyor.
Farkında mısınız? Bakın, uyarı sirenleri çalıyor!