Biri savcılığa “Ben FETÖ’den istifa ettim” diye dilekçe verip, ortadan kayboldu, sırra kadem bastı. Geçen gün de yakalandı.
Diğeri, “Benim Fethullah Gülen’le ne işim olur” türünden açıklama yaptı. Ardından Pensilvanya’da Gülen’in dizinin dibinde talimatlar alırken görüntüleri ortaya çıktı.
Birincisinin adı Alaattin Kaya. Vaktiyle Zaman Gazetesi’nin başında o vardı. Fethullah Gülen’in sırdaşıydı. Diğerinin ismi de Akın İpek. Bugün Gazetesi’ni muhtemelen FETÖ’nün parası ile satın aldıktan sonra bir süre birlikte çalıştık.
İkisinin de belirgin bir ortak özelliği vardır. Parayı ve kul hakkını çok severler…
1990’lı yıllarda Alaattin Kaya benden bir
istekte bulundu:
-Ankara’da Belde isminde yerel bir gazete çıkarmak istiyorum. Nasıl yaparız, nasıl bir ekip oluştururuz? Yardımcı olur musun?
“İşsiz arkadaşlar var” dedim:
-İçlerinde son derece nitelikli isimler bulunuyor. Onları bir araya getirebiliriz.
Kurdum ekibi, başlarında rahmetli Feridun Soyocak vardı. Çalışmaya başladılar. Ben de dışarıdan yardım ettim. Sonuç ne oldu dersiniz? O insanları aylarca çalıştırıp, alacaklarını ödemedi. Belde’yi de başka yerlere pazarlayıp, parayı cebine koydu.
Akın İpek de bana ve pek çok kişiye aynısını yaptı. “Tercüman” adıyla sıfırdan kurup, tirajını 400 binlere kadar ulaştırdığımız ve sonradan adı Bugün olan gazeteyi satın aldı. Muhtemelen o alış-veriş sırasında FETÖ’nün parasını kullandı. Sonra da bizleri işten çıkarıp, alacaklarımızı vermedi. Hiç unutmuyorum, ihtarname çekmiştim. Parayı o kadar seviyor ki, Akın İpek, Beyoğlu Noterliğine bizzat gidip, o ihtarnameye kendisi cevap verdi.
Diğerleri de çok farklı değil…
Bu FETÖ’cü ekip, genellikle böyle!
???
Dün bir görüntü izledim, baktım Akın İpek orada. Entari türü bir şey giymiş, kafasında da beyaz bir takke var. Dizlerinin üzerinde yerlerde sürünüyor. Yer Pensilvanya. Akın İpek’in de görüntüsü, Türkiye’dekinden çok farklı. Aslında o giysiler içinde biraz da komik duruyor.
Karşısında ise FETÖ’nün lideri Fethullah Gülen var. Gülen, o ünlü rahat koltuğunda yerleşmiş, Akın İpek yerlerde, dizlerinin üzerinde. Bir takım projeler üzerinde konuşuyorlar. İpek anlatıyor, Gülen de inceleyip, birtakım talimatlar veriyor. Görüntülerde, tamamen bir efendi-hizmetli ilişkisi hakim.
Bu Akın İpek, yıllar önce aynen şu ifadeleri kullanmıştı: -Böyle giderse çok kısa sürede Türkiye’nin en tepesindeki birkaç zengin ismi arasına ben de gireceğim.
Herhalde o amaca ulaşabilmek için yerlerde
sürünüyor! Çünkü, o görüntülerdeki Akın İpek, benim tanıdığım Akın İpek değil. Yüzünü kapatsalar, kesinlikle o olduğuna inanmayacağım. Demek ki, buralarda daha dik durabilmek ve daha yükseklere tırmanabilmek için, Pensilvanya’da diz üstünde kıvrak bel hareketleri yapmanın gereğine inanmış!
Çok çirkin… Çirkin, ama çoğu böyle bunların!
???
FETÖ, son derece büyük ve oldukça tehlikeli
bir örgüt… Diğer terör örgütlerinden çok farklı. Adeta bir saadet zinciri oluşturulmuş, örgüt militanları da bu zincire eklemlenmiş. Daha çok bir menfaat çetesine benziyor.
İslami birtakım unsurlar da oltanın ucuna
çeşit olarak eklenmiş! Kim hangi yeme
takılırsa, o kullanılıyor. O yüzden, ipin ucu yakalandığında çözülmesi çok kolay. Çözülmeler de şimdiden başladı zaten.
En tepedeki kaymak tabaka içinde yer alan Alaattin Kaya, savcılığa dilekçe verip, “istifa ettim” diye işin içinden sıyrılmaya çalışıyor. Akın İpek de “Ne FETÖ’sü, benim ne ilgim olabilir bunlarla” türünden açıklamalar yapıyor.
Öyle tipler ki bunlar, “Al paranı, garanti veriyoruz sana dokunmayacağız” deseniz, Fethullah Gülen’i en başta bunlar satarlar.
Tam bir menfaat şebekesi bunlar. FETÖ, beyinlerinden çok midelerinden bağlamış çoğunu.
Diğer terör örgütlerinin nerede nasıl tepki verecekleri üç aşağı, beş yukarı belli. Ama bunlar öyle değil. Ölçüleri, ayarları yok. Ne zaman, nerede ve nasıl davranacaklarını kestirmek oldukça zor. İşte o yüzden diğerlerinden daha tehlikeliler.
Üzerine bir de Batılı güçlerin iyi bir taşeronu olduklarını eklersek eğer…
Yakalanan ipin ucunu kesinlikle bırakmamanın ve kararlılıkla sonuna kadar gitmenin ne kadar önemli olduğu ortaya çıkar!