İkinci çeyreğe ilişkin GSYH rakamları açıklandı. Buna göre geçen yıl yüzde 4 oranında ve ilk çeyrekte de yüzde 4,7 oranında büyüyen ekonomi ikinci çeyrekte yüzde 3,1 oranında büyüdü. Büyüme oranındaki bu düşüş kısmen bekleniyordu. Daha önce açıklanan sanayi üretimi verilerine bağlı olarak piyasa beklentileri yaklaşık yüzde 3,5 civarında oluşmuştu. Bu açıdan pek sürpriz sayılmasa da ikinci çeyrek büyüme oranının beklentilerin altında kaldığı görülüyor.
Büyüme rakamlarının detayına bakacak olursak, üretim tarafında en hızlı büyüyen sektörün inşaat (yüzde 7) olduğunu, buna karşılık tarım üretiminin yüzde 1 azaldığını görüyoruz. Ancak gerek inşaat gerekse tarımın GSYH’daki payları düşük olduğundan büyüme oranını belirleyen temel dinamikler yine sanayi ve hizmet sektörlerinden gelmiş. Sanayi üretimi ikinci çeyrekte beklentilere paralel olarak yüzde 3,2 oranında artarken ticaret sektöründe büyüme oranı yüzde 1,9’da kalmış. Sektörler bazında sanayi ve inşaatın büyümeye katkısı sırasıyla 0,9 ve 0,4 puan olurken, hizmet sektörlerinin toplam katkısı 1,8 puana ulaşmış. Aşağıdaki tabloda sektörler itibarıyla büyüme oranlarını yılın ilk çeyreği ile karşılaştırmalı olarak özetledik:
Harcamalar tarafına baktığımızda ise özel tüketimin yüzde 5,2 oranında arttığını ancak bu oranın ilk çeyreğe göre düşük olduğunu görüyoruz. Buna karşılık kamu harcamaları artmaya devam etmiş ve kamu tüketimi yüzde 15,9 oranında artmış. Toplam yatırımlarda da benzer bir durum söz konusu. Özel sektör tarafında yatırımlar azalırken kamu yatırımı yüzde 4,7 oranında artmış. Ancak toplamda yatırımlar yüzde 0,6 oranında azalmış. Özel sektör yatırımlarındaki zayıf tempo, hatta küçülme ekonominin karşı karşıya kaldığı en önemli problem halini almış durumda. Aşağıdaki tabloda da talep tarafında büyüme oranlarını yılın ilk çeyreği ile karşılaştırmalı olarak özetleniyor: