Almanya ekonomisi bu gün Avrupa Birliği geneliyle karşılaştırıldığı zaman çok çok daha iyi durumda. Ama Avrupa'ya bakıldığı zaman, İngiltere’nin birlikten çıkıyor olması, Fransa’nın ekonomisinin de çok durgun durumda olması, İtalya’nın ise yönetilemez bir ülke olmaya devam etmesi, Hollanda’nın konservatif siyasetçileri, Berlin’in işini iyice zorlaştırıyor deniliyor.
Tüm bilinen sorunlara rağmen, geçtiğimiz hafta, Angela Merkel önümüzdeki yılda Almanya başkanlığı için dördüncü defa aday olacağını açıkladı. 2017 yılında seçimi kazanma şansı düşük değil, kazanabilir. Ancak Merkel son iki yılda Avrupa’ya gelen göçmenlerden bir milyon kadarına kapılarını açmış ve diğer ülkeleri de ayni şeyi yapmaya davet etmişti. Ama bu daveti kabullenen çok az ülke çıktı. Merkel de kendi partisinin tutucu kesimi tarafından bile, bu göçmenler konusunda çok eleştirildi. Tabii bir de Macaristan’daki Viktor Orban ve Polonyada’ki Jaroslav Kaczyinkski gibilerinin 'kültürel karşı devrim' şeklindeki iddiaları da var!
Ancak şimdi aday olduğuna göre, Merkel önümüzdeki dönemde dört adet zor problem ile karşı karşıya kalmaya mecbur olacak. Alman Die Zeit Gazetesi'nin editörü ve aynı zamanda ABD'nin Stanford Üniversitesi'nde Dış Politika konusunda ders de veren J.Joffe Merkel için en önemli olacak aşağıdaki dört adet sorunu Wall Street Journal’de listelemiş.
Merkel’i bekleyen zor sorunların birincisi, Brexit problemi. Eğer başka ülkeler de İngiltere’nin peşinden gitmeye ve ayrılmaya kalkarlarsa Avrupa Birliği kavramı çok zora girer. Berlin’in eli kolu bağlanır. Avrupa Birliği iyice sallanmaya başlar.
Sorunun ikincisi, 'Schengenland', yani Portekiz’den Polonya’ya kadar vizesiz seyahat olur! Geçen yıl başlayan Avrupa’ya mülteci dalgası sonrasında Avrupa Birliği üyelerinin, Almanya’nın bir milyon kadar göçmen kişiyi kabul etmesine rağmen yükü paylaşmaya hiç yaklaşmamaları ve kendi hudutlarını kapatmaları Schengen yaklaşımını öldürecek bir adım oldu gibi. Ülkelerin biraz özveri ile yük almak yerine, hudutlarını kapatmaları Berlin için hazmi çok güç bir gelişme oldu denilebilir.
Üçüncüsü, euro denen tek para kavramı da, sorun yaşamaya başladı. Diğer Avrupa Birliği ülkeleri Almanya’nın desteği nedeni ile ucuz para ile yaşamaya devam etmeyi seçtiler. Ama kendi işgücü piyasalarını ve ekonomilerini reforme de etmediler. Yunanistan’ı kurtarmak nisbeten kolay bir sorun. Ama mesela bugünlerde Hükümet Roma’daki referandumda başarısız olur ve İtalya hükümetsiz kalırsa, euro denen paraya dayalı sistemi devam ettirmek, İtalya ve bankalarının sorunlarının büyüklüğü nedeni ile olanaksız hale gelir!
Sorunların dördüncüsü ise , “Trumpist ABD” olur deniyor. Trump ABD’de kabaca 70 yıldır devam eden liberal düzeni sallamaya başladı bile ! Trump mesela serbest ticaret yerine korumacılığı destekleyeceğini alenen söylüyor. Zaten Obama bile global askeri garnizonun gücünü onda bire , sadece 30 bin kişiye düşürmüştü.Kendi içine kapanmaya hazır!