Geçtiğimiz günlerde çok sayıda, finans ve ekonomi açısından önemli ulusal ve uluslararası politika belirlenmesi ve açıklanması gerçekleşti.
Tabii uluslararası ortamda en çok ilgi gören şey, Avrupa Merkez Bankası'nın para politikasını değiştirip değiştirmeyeceği konusu idi. Frankfurt’taki Avrupa Merkez Bankası'ndan gelen, 2017'de ne yapılacağı konusundaki açıklamalar önce kafa karıştırdı ve de piyasada birçok fiyatı etkiledi. Ama kafa karışıklığı az sürdü, çünkü Başkan Draghi derhal açıklamalar yaptı ve piyasayı sakinleştirdi.
Perşembe günü açıklanan karara göre zaten mart ayının sonuna kadar programı önceden belli olan Avrupa Merkez Bankası 2017'nin ilk üç ayında bugünkü politikasına devam edecek, son 9 ayında ise, şimdiki gibi her ay seksen milyar euroluk bono alacağına, aylık sadece 60 milyar euroluk bono alacaktı. Piyasa ise likidite verilmesinin durdurulacağını sandı ama Draghi defalarca açıklama yaparak piyasayı sakinleştirdi. Aylık bono miktarı biraz azaltılıyordu ama bono alarak likidite artırma politikası devam ediyordu. 2017 yıl sonuna kadar ne yapılacağı belli idi, 2017 yılı sonrası ise her şey mümkündü.
Başlangıçtaki kafa karışıklığı esnasında euro’nun değeri düşüyor, hisse senetlerinin değerleri artıyor, euro bölgesi kamu bonoları ise çok dalgalı hale geliyordu ama sonra sakinleşme geldi. Draghi’nin açıklamalarına göre de bu basit politika değişikliği, likidite artırılmasının sonaa gelinmesi anlamına da gelmiyordu.
Böylece Draghi, 19 üyeli Avrupa Birliği'nde, 25 üyeli AB Merkez Bankası yönetiminin desteğiyle ABD Merkez Bankası'ndan farklı bir politika yaklaşımına geçiyordu
Draghi açıklamalarında politikaya, biraz bono alımında azaltma yapsalar da, devam edilmesini, Avrupa’da enflasyonun arzu edilen yüzde 2 oranından çok daha zayıf olmasına bağlıyordu. Son dokuz ayda politikaya devam edilmesinin arkasında da 2017'de bazı kilit ülkelerde seçimlerin olmasının önemli etkisi vardı.Bir de tabii Almanya’nın itirazları Draghi’nin politikalarını piyasa gözünde eleştiriyordu. Almanya ‘da resmi taraflar para politikasının durdurulmasını tavsiye etmekte idi. Almanya’nın en önemli araştırma şirketi olan Münich Üniversitesi'nin araştırma kurumu Ifo‘nun prestijli Başkanı Clemens Fuest Avrupa Merkez Bankası politikalarını uzun zamandır eleştirmekte idi. Ama bu sefer eleştiri yapmadı. Buna karşılık Almanya’nın kendi Merkez Bankası'nın Başkanı Jens Weidman politikaya karşı oy kullanmıştı. İtiraza da devam etti. Ancak Draghi siyasetçilere pek teslim olmuyor!