Uzun lafın kısası; aylardır yazmaktan dilimde tüy bitti ama siz pes etmediniz. Ne kavgalarınız, ne de hakaretleriniz bitiyor birbirinize. Bu kavgaları haklı haksız aramadan bitirin, konuşmayın, sadece işinizi yapın diye üç hafta önce yazmıştım.
Bu hafta ise Gülben Ergen’in hakkında aldırdığı konuşmama yasağını deldiği için çıkan kararla Seren Serengil’in 3 gün hapis cezasına mahkum olması bu olayların sonucunda gelinen son nokta oldu. Şimdi kimin eline ne geçti diye soruyorum. Bu kavganın bir kazananı, bir mağlubu oldu mu? Hayır olmadı bana göre. Değer miydi bu kavgayı bu raddeye getirmeye.
Bu kadar kin ve nefret sahibi olmak, sanat yapan, milyonların gözü önünde olan insanlara yakışıyor mu?
Nasıl örnek olacaksınız siz gençlere, çocuklara… Biraz örnek alın büyüklerinizi, üstatları. Gerekirse de magazini bırakın, gerçek magazinciler bu işleri yapsın. Siz de kadınsal kavgalarınızı, kinlerinizi, öfkelerinizi başka yerlerde gösterin.
Hülya’nın aklı kimsede yok
Hülya Avşar, yıllarca zekası ve güzelliğiyle konuşuldu. Ne yaparsa yapsın adı marka oldu bu ülkede? Şimdi Hülya’ya bakıyorum da ne güzel yaş aldı, yaş aldıkça zekası, davranışları, hali, tavrı daha da bir güzel oldu. Niye söylüyorum bunu; çünkü polemikleri, kendine sataşmaları hiçbir zaman çirkinleştirmedi. Herkesin kıskandığı, sataştığı, rakip gösterildiği dönemlerde kimseyle yüz göz olmadan varlığını devam ettirdi.
Bugün magazin dünyasında herkesin çok sözü vardır ama saygı seviyesini aşmadan bunu başarabilen çok az kadın ünlü var. Öyle isimler var ki, onları zaten sanatları dışında hiçbir olayla anmıyoruz. Hâlâ önlerinde saygıyla ayakta duruyoruz. Kimler mi Türkan Şoray, Hülya Koçyiğit, Filiz Akın, Fatma Girik ve birçoğu.
Bir sonraki nesilde de bunu başarabilen kadın figür bulmak zor. Ancak Hülya Avşar, Sibel Can, Ebru Gündeş de ayrı bir yer edindiler hal ve duruşlarıyla kesinlikle bu dönemde.
‘Jet Sosyete’nin fragmanı bile yetti
Gülse Birsel’in yeni dizisinin ilk bölüm fragmanı bile yetti yüzümüzü gülümsetmeye. Avrupa Yakası ve Yalan Dünya’dan sonra hasret kalmıştı seyirci bu tip bir komedi diziye. Avrupa Yakası’nın yerini tutar mı bilemem ama Gülse Birsel’in yaptığı işlerin artık bir seviyesi var ve seyirci onun komedi dilini ve tarzını seviyor. Oyuncular klasik Gülse Birsel kadrosu ve bir de günümüzün hızla parlayan oyuncusu Çağlar Çorumlu kadroya eklenince ekibe ayrı bir enerji verecek kuşkusuz. Bence izlemeye değer. Umarım uzun soluklu ve seyirciyi bu kötü günlerde biraz da olsa gülümsetecek bir dizi olur.