Sayın Dursun Özbek, faal halde Galatasaray başkanıyken,
Artık kim dediyse,
Ya da kim kafasına girdiyse, güven tazelemek amaçlı erken seçime gitti.
Gitti, bir daha da dönmedi zaten.
Böyle bir kararı,
Nasıl,
Niçin,
Niye aldı bilinmiyor.
Enteresan oğlu enteresan.
Sen içinde olduğun camianın, sana bakış açısını bilmiyor musun da
Ki, bilmiyorsan o daha tuhaf.
Böyle bir rüzgara kaptırdın kendini.
Hakikaten şaşırdık.
Velhasıl.
Bütün kulüp başkanları bu olaydan ders çıkartırlar diye düşünüyorum.
Zira, futbol basit bir oyun değildir.
Ben söylemiyorum ha!
Jupp Derwall yeni kitabında demiş.
Yoksa ben Cruyff’çuyum!!!
Scouse aksanı
Cengo İngiltere’ye gitti ya,
Habire röportaja alıyorlar çocuğu.
En son kulüp kanalına konuşmuş.
Muhabbetin ortasında,
Scouse aksanı yüzünden hızlı konuşan Rooney’ye yavaş konuşmasını rica ettiğini söylemiş… Aman Cengo!
Konuşmasına yavaş de tamam da
Oynarken de ‘Yavaş’ dersen,
Yandı gülüm keten helva.
Anlaşma değil, kale
Robin Van Persie’yi tam biz alacakken,
Bir kamyon dolusu para verip Fenerbahçe aldı ya,
İşte o günden beri yar olmadı Fenerbahçe’ye Robin. Kah ‘Sakatlık’ dedi.
Kah ‘Tembellik.’ Kah ‘Boş vermişlik.’
Uzattı ayaklarını, keyfine baktı tabiri caizse. ‘Lanet geldi’ deseler yeridir.
Şimdilerde kurtuldu gibiler ama
Görünüşe bakılırsa Allah’tan Topuk Yaylası’ndan hisse istememiş Robin.
O derece yani.
Anlaşmasındaki maddeleri görünce,
Anlaşma değil, kale inşa etmişler dosya kağıdına maşallah. Pes.
Topukluya devam
Çoğu zaman futbol muhabbetlerinde bayan taraftarların ofsaytı bilip bilmediği tartışılır.
‘Bilmiyorlar’ diyenler halt etmişler vallahi.
‘Çatır çatır konuşuyor’ derler ya,
Öyle.
En ince ayrıntıya, santimine kadar yakalıyorlar.
Hele, pazartesi akşamı oynanan,
Kayseri-Galatasaray maçının yan hakeminin içler acısı halini görünce…
Hani Galatasaray’ın attığı ilk gol 63 santim ofsayt ya
Pozisyon 3 adım önündeydi arkadaşın. Bayan arkadaşların günahı alınmış yıllardır.
Bu hakem arkadaş hiçbir şey bilmiyor!!! Yazık.
Bir bayan arkadaşımızın sloganı gibi,
“Tribüne selam, topukluya devam.”
Evlere Senlik
Antalya Stadı’nın deplasman taraftarına ayrılan bölümü,
“Evlere şenlik.”
Üsteki bölümün sarkan duvarıyla,
Tribünün önüne konulan cam bariyer,
Adeta örtüşmüş vaziyette.
Ve ortaya çok çirkin bir görüntü çıkmakta.
Sanki bir tavan aralığındasın da ortadaki delikten
Dışarıyı dikizliyorsun hissi veriyor insana.
Tribüne gelen taraftarın
Stadın diğer bölümleriyle ilişkisi tamamen kesik.
Yıllar evvel tel örgülerin kalkmasıyla,
Süper Lig’de hemen hemen her statta çağdaş bir görüntü oluşturuldu.
Antalya yönetiminin de buna ayak uydurması ivedilikle şart.
Tuvaletlerin halini yazmıyorum bile.
Ne o öyle, vatandaşa ikinci sınıf insan muamelesi yapmak.
Yakışmıyor.
RAKiBiN KiM?..
Aykut Kocaman verdiği bir demeçte,
‘Bizimi rakibimiz Başakşehir’ demiş.
Çocuğun teki de yapıştırmış cevabı, “İyi,
Bizimki de Bayern Münih.”
Göğüs
Aziz Yıldırım 3 Temmuz’dan beri kavgalı olduğu,
Mehmet Ali Aydınlar’la barışmış.
Akabinde imza atmışlar.
Forma göğüs reklamı vermiş Acıbadem.
Fenerbahçe’ye.
Allah muhabbetinizi artırsın.
Bu anlaşma göğüs reklamından çok,
50 milyon dolarlık bir göğüs stopuna benziyor.
Önce yumuşatmış…
Tamam anladık,
Alan memnun veren memnun da ne iş?