Bir önceki Krasnodar maçında, daha oynanacak 3 maçtan alınacak puanlarla ilk 2 şansı sürmesine rağmen sakatlıklar ön plana çıkartılmış, aslında o hafta sonu oynanacak olan Alanyaspor maçı hesap edilerek as oyuncular dinlendirilmişti. Ve Trabzonspor için yıllarca hayali kurulan Avrupa Ligi defterinin kapanışı öylece garantilenmişti! Ülke puanına katkı, prestij ve Avrupa vitrini gibi değerler açısından Bordo-Mavili cephede değişen bir şey yoktu; tıpkı Ünal Karaman gibi, taraftar da tamamen Galatasaray maçına konsantre olmuş.
Halbuki Getafe ile oynanan, Trabzonspor adına iddiasız bir maç olmamalıydı! İspanyol ekibinin teknik patronu Jose Bordalas, Trabzonsporlu meslektaşının bu maça bakış açısından o kadar emindi ki, La Liga’da son oynadığı lig maçından sadece 4 oyuncuyu ilk 11’e aldı. Ama iki takımın yenileri de ortaya fark koyamadı.
Ortaya; UEFA Avrupa Ligi’ne yakışmayan, zevksiz, kaliteden uzak bir maç çıktı. İlk 20 dakikada Trabzonspor’un gençleri daha istekli, arayışta olan taraftı, Muhammet’le net fırsatı kullanamadı. Sonrasında peş peşe 3 pasın yapılamadığı orta alan mücadelesi arasında konuk ekibin Molina ve Mata ile kaçırdığı pozisyonlarla biraz maç havası yaşandı!
İkinci yarıda da tablo aynı devam etti, gençler ellerinden geldiğince direndi ama en büyük hata, Bordo-Mavili takımdaki tek tecrübeli isimden geldi.
Mata’nın golünde Hosseini rakibinden nedense uzak, sadece seyirciydi.
Tıpkı, savaşmadan kabullenilen, erken pes edilen Krasnodar maçı gibi, Getafe karşılaşması da Karaman ve ekibi açısından lig için önlerindeki engeldi ve biri daha aradan çıktı!