• $32,3693
  • 34,9678
  • 2325.4
  • 9079.97
27 Ağustos 2014 Çarşamba 11:38 | Son Güncelleme:

Erdoğan: Aşkımı sizlere emanet ediyorum

Erdoğan: Aşkımı sizlere emanet ediyorum

Seçilmiş Cumhurbaşkanı Erdoğan AK Parti 1. Olağanüstü Kongresi'nde konuştu.

İşte satır başları...

Sizleri en kalbi duygularımla hasretle muhabbetle selamlıyorum. Allahın selamı hepimize olsun. 1. Olağanüstü büyük kongrenin ülkemiz milletimiz demokrasimiz yeryüzündeki kardeşlerimiz için hayırlı olmasını rabbimden niyaz ediyorum. Dost ülkelerden kardeşlerimize hoşgeldiniz diyorum. 13 yaşındaki AK Parti teşkilatı her türlü övgüyü hakediyor. 

SİZLER MAZLUMLARIN UMUDUSUNUZ

Teşkilatımızda görev yapmış birlikte yol yürüdüğümüz bugün aramızda bulunmayan kardeşelrimizi rahmetle yad ediyorum. Elbette ki kadın kollarımızı bugün bir kez daha özellikler selamlıyorum. Bu hareket hanım kardeşlerimizle güç kazandı. Bu kutsal davayı bir anne şefkatiyle bir hanım zerafetiyle bir oya gibi işleyen kardeşlerimize şükranlarımı sunuyorum. AK Parti'nin bu ak teşkilatın alnı ak, yüreği ak gençleri sizleri bugün bir kez daha gönülden selamlıyorum. Sizlere her zaman inandım, güvendim. Sizler bu milletin umudusunuz. Sizler yeryüzündeki tüm mazlumların umudusunuz. 

Buradan sınır karakllarından gözünü değil gönlünü namlunun üzerine koyan genç Mehmetçikleri polisimizi özellikle selamlıyorum. Allah hepsinin yar ve yardımcısı olsun diyorum. 

3 gün sonra 30 Ağustos'ta büyük zaferin 92. yıldönümünü idrak edeceğiz. Tüm şehitlerimizi rahmetle yad ediyorum. Tüm şehitlerimizle birlikte onların eli öpülesi anne babalarını da buradan hürmetle selamlıyorum. 

BU TEŞKİLAT TARİH YAZDI

10 Ağustos sürecinde işte bu teşkilat tarih yazdı. Siz dağ taş demediniz, kar kış demediniz. Durmak yok yola devam dediniz. Bütün zorluklara göğüs gererek çalıştınız. Her bir vilayetimizde aşkla şevkle gayretle çalıştı. Bunun neticesinde sizler sadece cumhurbaşkanının  halk tarafından seçilmesine şahitlik etmediniz bu tarihi hadiseyi kendi ellerinizle imşa ettiniz. Tarih yazdınız.  

Sizlere sonsuz teşekkür ediyorum. Gayretleriniz emekleriniz alın teriniz dualarınız için sizlere teşekkür ediyorum. Şahsımı cumhurbaşkanı adayı olarak gösteren grubumuza, 10 Ağustos'a kadar gece gündüz çalışan kardeşlerimize teşekkür ediyorum. 

AK PARTİ İLKLERİN PARTİSİ

AK Parti her zaman ilklerin partisi olmuştur. Parti olarak teşkilat oalrak Türkiye'ye böyle bir ilk kazandırmanın gurununu hep birlikte yaşıyoruz. Bu vesileyle demokratik olgunluğunu gösteren bu tarihi süreçte emeği olan aziz milletime sonsuz şükranlarımı sunuyorum.  

GENEL BAŞKANLIK VAZİFEMİ ARTIK SİZLERE TESLİM EDİYORUM

Bugün bu olağanüstü kongreyle 13 yıldır gururula taşdığım genel başkanlık vazifesini artık sizlere teslim ediyorum. 14 Ağustos 2001'de başlayan Genel Başkanlık vazifem 13 yıl 13 gün sonra bugün nihayete eriyor. Yarın saat 14.00'te mazbatımızı teslim alacak başbakanlık vazifesini teslim edecek Türkiye Cumhuriyeti'nin 12. cumhurbaşkanlığı görevini üstlenmiş oalcağız. Bunun bir nihayet bir son olmadığını söylemiştim. 10 Ağustos akşamı bu hususun altını kalın çizgilerle çizmiştim. Bugün öz değişmiyor. Bugün partimizin yüklendiği misyon davamızın ruhu değişmiyor. Bugün sadece isimler değişiyor. AK parti 13 yıllık parti olsa da asırlar öncesinden başlamış kutlu bir davanın mirasını omuzlarında taşıyan bir partidir. 

BU DAVA KOLTUK DAVASI OLMAMIŞTIR

Sanmayın ki 13 yıllık bir yoldan geliyoruz. Biz asırlardır yürüyoruz. Biz kökü mazide olan atiyiz. Biz kökü olmayan, ruhu olmayan geçmişiyle irtibatlarını koparmış bir parti değiliz. Bu harekette Atatürk'ün ufku vardır. Bu harekette Necmettin Erbakan'ın da alın teri vardır. Bu harekette merhum Turgut Özal'ın da emeği vardır. Bu hareket Ahmet Yesevi'den Mevlana'ya Yunus Emre'den Fuzuli'ye,Nazım Hikmet'ten Necip Fazıl'a kadar o pınarlardan beslenmiş bir harekettir. İsimleri faniydi baki olan davadır. Yarın da bu dava sancağı düşmeyecek. Bugünün çocukları gençleri bu dava sancağını teslim alacak onurla ve şerefle o sancağı taşıyacaktır. Bu büyük dava bu kutlu hareket mensuplarıyla şereflenmez tam tersine mensuplarına şeref duyar. Gençler şunu unutmayın ben yoksam dava da yok diyenler en baştan kaybetmiş olanlardır. Gençler şunu unutmayın ben olmazsan dava ilerlemez diyenler davanın ruhunu anlayamamıştır. İstişareyi danışmayı ortak aklı dışlayan bu kutlu davaya haksızlık etmiştir. Bu dava hiç bir zaman koltuk davası olmamıştır. 

ONLARI KİMSE HATIRLAMIYOR

Bizim dahi yakın tarihimiz davasına ihanet eden isimlere şahid olmuştur. İşte onları kimse hatırlamıyor ve hatırlamayacak. Onların iktidarını kimse hatırlamıyor. Okyanus ötesinden gelen telefonlarla istifa edenleri darbecilere boyun eğenleri bugün kimse hatırlamıyor. Bu dava dimdik ayakta durmaya devam ediyor. Safını cesaretten yana belirleyenler bugün şerefleriyle haklı gururlarıyla buradalar. Başkalarının oyuncağı olanlar çoktan unutuldular, unutulmayan namzet adaylar yok değil var. Onlar da vakti saati geldiğinde o çöplüğün içinde yer alacaktır. Bu dava uğruna emek sarfedenler hayırla yad edilecek. Rabbimden duam odur ki şahsımı da yol arkadaşlarımı da bu davanın neferleri olarak hayırla hatırlanmamızı nasip etsin. Sevgili kardeşlerim, yol arkadaşlarım, aziz milletim, şunu özellikle ifade etmek isterim ki bizim sancaktarlığını yaptığımız dava 29 Ekim 923'te kurulan Türkiye Cumhuriyeti davasının ta kendisidir. 91 yıllık cumhuriyet tarihmiz boyunca özü ve ruhu değiştirmeye yönelik girişimler olmuştur millet bu girişimlere izin vermemiştir. Aziz millet devletinin ve miletinin kadim davasının değiştirilmesine müsaade etmemiştir. 23 Nisan 1920'de Anakara'da TBMM açılmadan önce hatimler indirilmişti. Cuma günü Anakara'da cuma namazı yapılmış hatim duası yapılmış Ulus'taki meclis binasınınn önünde kurbanlar kesilmiş TBMM böyle açılmıştır. Ne kadar anlamlı değil mi? Meclis kürsüsünün arkasına hangi emri ilahi konmuştu Şura suresinin 38. ayeti yazılmıştı. 'Onlar işlerini istişare ile yaparlar' ayeti. 

İKİ BÜYÜK MÜCADELE VERMEK İÇİN AZMETMİŞTİK

Ama sonra tek tip bir millet oluşturulmak istendi. Farklı olana tahammül edilemedi. Değerlerin inançların yaşatılmasına müsaade edilmedi. Devletle millet arasında mesafe açıldı. Hemen her fert için bir zulme dönüştü. AK Parti'yi kurduğumuzda 2 büyük mücadeleyi vermeyi azmetmiştik. Adalet mücadelesi dedik. İkincisi davamızı yaşatmak ve büyütmek mücadelesiydi. Buna kalkınma mücadelesi adını verdik. Allah'a hamd olsun bu iki büyük mücadeleyi de başarıyla bu günlere getirdik. 12 yıl çok çalıştık. Hem adalet hem kalkınma mücadelesinden Türkiye'yi bugünlere taşıdık. 

Görevi devraldığımızda üzerinde kara bulutlar dolaşan bir Türkiye vardı. Çarklar durmuştu, fabrikaların kapıları kapanmıştı. işsizlik büyüyor enflasyon bir canavar olarak milletin ekmeğini azaltıyordu. Yatırımcı girişimci önünü göremiyordu. Esnaf siftahsız kapı kapatırken çiftçinin ürünü para etmiyordu. AK Parti'nin iktidara gelmesiyle birlikte Türkiye'deki karamsar hava dağıldı. Kararlı güçlü bir AK Parti hükümeti bütün beklentileri hayata geçirdi.

HALA ANIRMASINI BEKLİYORUZ   

Devletin işçisine ve memuruna 13.5 katrlyon borcu vardır. Bunu biz ödedik. '6 sıfırı atarlarsa Taksim'de anırırım' diyen köşe yazarları vardır. Hala anırmasını bekliyoruz.

Enflasyonu yüzde 30'dan tek haneli rakama çektik. IMF'ye 23,5 milyar dolar borç vardı. Geçen yıl borcu tamamen sıfırladık. MB'nin kasasında döviz rezervimiz 136 milyar dolara çıktı. Kişi başı milli gelir 3 bin 500 dolardı şimdi 11 bin dolara yaklaştı. Bugün geçmişle kıyaslanamayacak derecede büyük geleceğe umutla bakan takdirle izlenen bir ekonomiye sahibiz. Türkiye'nin hayalini dahi kuramadağı yatırım ve hizmetleri milletimizle biz buluşturduk. Yola çıktığımızda ülkemizi 4 ayak üzerinden yükselteceğimizin sözünü vermiştik. Neydi bu 4 ayak? Eğitim sağlık adalet emniyet. 12 yılda 205 bin derslik inşa ettik. Okullarımıza 1 milyon adet bilgisayar gönderdik. 28 Şubat döneminin eğitimdeki son izlerini 4+4+4 düzenlemesiyle kaldırdık. Okulların tamamında seçmeli olarak artık Kur'an-ı Kerim dersi var. İsteyen vatandaşımız yavrularına düz liselerde de Kur'an-ı Kerim derslerini aldırabilir. Fatih projesiyle eğitimin alt yapısını değiştiriyoruz. Tüm okullarımızda etkileşimde 10 milyon tablet bilgisayar, etkileşimli tahta vereceğiz. Geldiğimizde 76 üniversitemiz vardı. Şimdi 81 vilayetimize 175 üniversite var. 12 yılda 10,5 milyar lira harcayarak 2 bin 216 saplık tesisi inşa ettik.  2002'de 500 bin toplu konut yapma sözümüz vardı, bunu aşarak 623 bin toplu konut yaptık. Adalet sisteminde köklü reformlar yaptık.

ARTIK KÖLELİK BİTTİ

Asya ile Avrupa'yı denizin altında otomobil lastikli sistemle birleştirmek için Avrasya tünelini yapıyoruz. İstanbulumuza üçüncü köprü ve yeni bir havalimanı inşa ediyoruz. Göreve geldiğimizde 26 havalimanı vardır şimdi bu sayı 52 oldu. Batı'da ne varsa doğu'da da o olacak. Kendi savunma sanayimizi kendimiz kuruyoruz. Tüm bunlar Türkiye'nin kendi eserleri. Artık bağımlılık kölelik dönemi bitti, bitiyor. Askerimizin eline ilk defa milli bir piyade tüfeğini veriyoruz. 

BİZE GÖNLÜNÜZÜ AÇMANIZI BEKLİYORUZ

Türkiye'nin kalkınma mücadelesini verirken adalet mücadelesini de sürdürdük. Anlamsız tüm baskılara yasaklar son verdik. Devlet ile milleti barıştırmanın gayreti içinde  olduk. Değerler üzerindeki zulmü kaldırdık. Olağanüstü hali biz kaldırdık. Başörtülü başı açık beraber okuyor ülke bölündü mü? Ne zulümdü bu ya? Devlet dairesine başörtülü giremezdi. Şimdi başörtülü kızımız devlet dairelerinde görev alabiliyor mu? Üniversiteyi bitirmiş kızımızı evine mahkum etmek doğru mu? TBMM'de artık başörtülü olarak milletini temsil edebilmenin önünü biz açtık. Terörün sona ermesi için en cesur adımları için kararlı bir mücadele verdik. AK Parti 23 Nisan 1920'da tezahür eden Türkiye tablosunu yaşatmaya gayret eden bir partidir. AK parti aynı zamanda bir dünya partisidir. Başbakan olarak son günümde AK Parti'nin genel başkanı olarak sevsin sevmesin 77 milyonun her bir ferdine elmi uzatıyorum. Bunu sadece şahsım için yapmıyorum partim adına elimi tekrar uzatıyorum. Biz sizi anlıyoruz. Sizin de bizi anlamanızı istiyoruz. Hangi yasakları tehditleri aşarak bugünlere geldiğimizi anlamınızı istiyoruz. Hatta bir Başbakan olarak bile aldığımız hakaretleri bilmenizi istiyoruz. Biz size her zaman gönlümüzü açtık, anlamadınız. Sizin de bizlere samimi olarak gönlünüzü açmanızı bekliyoruz. Bugün yeni bir Türkiye kurulurken eski küslükleri dargınlıkları kamplaşma ve kutuplaşmaları bir kenara bırakalım diyoruz. Ama ana muhalefetin başındaki zat yarın halkın seçtiği cumhurbaşkanının yemin törenine katılayacağını söylüyor. Bize ne kaybettirir? Hiçbir şey. Biz bu yolda milletimize yürüdük. Her türlü gerilim kutuplaşma Türkiye'ye zarardan başka birşey vermedi. Milletimiz bir, bayrağımız bir, vatanımız bir, devletimiz var. 

CHP SAĞLIKLI MUHALEFET YAPAMAZ

Muhalefetin kendisini yenileme ihtiyacı çok açıktır. Sokaktan medet umarak Türkiye düşmanı hainlerle işbirliği yaparak muhalefet yapılamaycağı görülmüştür. Statükoyu savunan milletle arasında her daim mesafe olan CHP ülkeye de millete de fayda sağlayamaz. Türkiye düşmanı odaklarla işbirliğine girişen paralel yapıya kol kanat geren CHP sağlıklı bir muhalefet yapamaz. Şu anda milletin seçtiği cumhurbaşkanının yemin törenine katılmayacağız diye açıklama yapıyor. Bu muhalefet tarzı eskimiştir. 2007'de meclise yeniden girdiği günden bugüne kadar MHP yönetimi Türkiye'nin hiç bir meselesine eğilmemiş, terörün varlığını kendi varlığına endekslemiştir. HDP bağımsız siyaset yerine silahların vesayetinde siyaseti tercih etmiştir. Çocukları dağa kaçırılmış anneleri tahkir ederek sadece kan siyaseti yapılır. 10 Ağustos cumhurbaşkanlığı seçimi bu muhalefet partilerine açık bir ders olmuştur. Muhalefetin tabandan gelen bu ibretlik dersi iyi okumaları en büyük arzumdur. Bugün yeni bir gün. Bugün Türkiye'nin özüne döndüğü bir gündür. Bugün yeni Türkiye'nin doğum günü. Her sorunun çözüm aracı siyasettir. Artık bunların dışında bir yol Türkiye için söz konusu olamaz. Bugün siyaset artık mecrasını bulmuş vaziyettedir. 

SİYASET DIŞI ARAÇLARLA İŞ GÖRME KALMAMIŞTIR

Şunu herkes bilmelidir ki yeni Türkiye'de siyaset dışı araçlarla iş görme kalmamıştır. Eski Türkiye'nin bir başka aktörü daha var. Paralel devlet yapısı. Devlet kurumalrında el ettiği etkinlik üzerinden siyaseti şekillendirmek arsuzundadır. Tipik bir bürokrtik vesayet girişimidir. Siyaset bu vesayet girişimie taviz veremez. 17-25 Aralık operasyonları yolsuzluk kılıfı altında darbe girişiminden başka birşey değildir. AK parti bu darbe girişimini etkisiz hale getirmiştir. Türkiye'nin yaşadığı son 1 seçim paralel yapının tasfiyesi olmuştur. 

Pensilvanya hukuk sistemine emir ve talimat veremez. Yeni başbakanın paralel devlet ile mücadelede son derece azimli, kararlı, cesur olacağına yürekten inanıyorum

BU KONUDA KİMSE SESSİZ KALMAMI BEKLEMESİN

Başbakanımızın seçilmesinde paralel yapıya karşı duruşu da etkili olmuştur. İhanet cezasını alacaktır. Bu konuda kimse cumhurbaşkanlığı makamında benim sessiz kalmamı beklemesin. Haşhaşi yapılanmasına kesinlikle göz yummayacağımızı herkesin bilmesini istiyorum.

Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun hem siyasete hem de halkın doğrudan seçtiği Cumhurbaşkanına karşı, son derece nezaketsiz tavırları, eski Türkiye'nin bir alışkanlığıdır.

PARALEL YAPI SİYASETEN MAHKUM OLMUŞTUR

Devlet içindeki paralel yapı siyaseten mahkum olmuştur. Türkiye'nin yaşadığı son iki seçim, bir anlamda paralel yapının ve destekçilerinin siyaseten tasfiyesi olmuştur. Siyasetin önündeki mesele, bu yapıyı hukuken de tasfiye etmektir.Kime çalıştığı, kimin çıkarları adına ülkesine ihanet ettiği artık belli olan Pensilvanya, hukuk sistemine emir veremez, talimat veremez. Türkiye Cumhuriyeti'nin hukuk sistemi, Hasan Sabbah benzeri tehlikeli meczupların oyuncağı asla olamaz. Vatansever hakim ve savcılar, inanıyorum ki aralarındaki Haşhaşileri temizleyecek, hukuk sistemi üzerindeki gölgeleri kaldıracaklardır.

HEPSİNİN HESABININ SORULACAĞI GÜN YAKINDIR

Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'nda bakıyorsunuz 3. derecede böyle bir farklı uygulama var. Bu ülkenin Başbakanını kalkıp tweetlerle tahkir eden ve hakaretler eden yargının savcısına dava açmamak suretiyle güya kendisi orada farklı bir korumacılığın içerisine giren sorumlu değildir, sorumsuzdur. Bu kadar sorumsuz olan bir kişiden siz adalet bekleyebilir misiniz? İşte bunların hesabının sorulacağı günler de yakındır.

ASLA PRİM VERİLMEYECEKTİR

Cumhurbaşkanlığı makamı, yeni hükümetimiz ve siyaset kurumu, vatanına ihanet eden bu paralel yapıyla, aynı zamanda bürokratik vesayetle kararlı ve cesur şekilde mücadeleyi sürdürecektir. Yeni Türkiye'de, devlet içinde paralel devlet yapılanmasına, çetelere, mafyatik örgütlenmelere asla prim verilmeyecektir.Türkiye'ye, aziz milletimize, Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı haince duruş sergileyenler, bunun hesabını mutlaka ama mutlaka verecekler ve veriyorlar. İhanet cezasını alacaktır. Cumhurbaşkanlığı makamında, bu ihanetin hesabını sormak benim boynumun borcudur.

HAŞHAŞI YAPILANMAYA GÖZ YUMMAYACAĞIZ

Buradan AK Parti'nin Olaganüstü Konrgresi'nden paralel yapının tabanındaki mensuplarına bir kez daha samimiyetle, gönül diliyle sesleniyorum. Hizmet diyerek, eğitim diyerek yola çıkan bir yapının Milli İstihbarat Teşkilatına neden kastettiğini, Türkiye Cumhuriyeti'nin en başarılı hükümetine neden darbe girişiminde bulunduğu, CHP, MHP, HDP ile neden işbirilği yaptığını sorgulasınlar.Yüksek yargı kurumlarında oynanan ayak oyunlarının hiç bir anlamı yoktur ve olmayacaktır. İhanet söz konusu olduğunda, haşhaşi yapılanmaya göz yummayacağımızı herkesin açık ve net şekilde bilmesini istiyorum.

KATKILARIMI SUNMAYI SÜRDÜRECEĞİM

Bugün bu kongrede seçilecek, ardından da hükümeti kurmakla görevlendirilecek yeni Başbakan'ın, paralel devlet yapısıyla mücadelede son derece kararlı, azimli ve cesur olacağına yürekten inanıyorum. Şahsım, bu partinin kurucusu olarak, gönüllüsü olarak, bu partiye büyük emekler vermiş bir nefer olarak, her daim sizlerle olacağım, sizlerle birlikte yol yürümeye devam edeceğim. Anayasal ve yasal yetkiler dairesinde, tarafsızlığımızı zedelemeden, iktidarımızın millete hizmet üretmesi için destek ve katkılarımı sunmayı sürdüreceğim.

DAVUTOĞLU EMANETÇİ DEĞİLDİR

Şunu açıkça ifade ediyorum, altını çizerek ifade ediyorum; birçok gazeteler yazıyor, çiziyor. Bu bizim değerlerimizde yok, bizim kültürümüzde yok. Sayın Davutoğlu bir emanetçi değildir. Bunun böyle bilinmesini istiyorum. Her zorluğa sizlerle birlikte göğüs gerdik. Üzülünce birlikte üzüldük, sevinince birlikte sevindik. Milletin teveccühüne de ümmetin duasına da birlikte mazhar olduk. Partimizi öyle bir yere taşıdık ki Türkiye'nin kaderiyle AK Parti'nin kaderini adeta özdeş hale getirdik. Allah hepinizden razı olsun. Tek tek her birinizden helallik diliyorum. Hakkınızı helal ediyor musunuz? Ben de her birinize hakkımı helal ediyorum. Adalet ve Kalkınma Partisini yani aşkımı, sevdamı, tutkumu, kavgamı önce Allah’a, sonra sizlere emanet ediyorum.

2015 SEÇİMLERİ ÇOK ÖNEMLİ

2015 seçimleri son derece önemli. Yeni anayasa yapacak çoğunluk yeni hedef olmalı.

Artık veda vakti geldi, Eskisi kadar olmasa da yine görüşeceğiz

AK Parti benim 5. çocuğumdur. AK Parti için ben bazen 4 çocuğumu ihmal etmek zorunda kaldım

AK Parti'yi yani aşkımı, sevdamı önce Allah'a sonra sizlere emanet ediyorum

Bakan Uraloğlu tarih verdi: İki ili birbirine bağlamış olacağız
Bakan Uraloğlu tarih verdi: İki ili birbirine bağlamış olacağız

Bakan Uraloğlu tarih verdi: İki ili birbirine bağlamış olacağız

Murat Kurum, BAYKAR'ı ziyaret etti: Türkiye'nin geleceğine olan inancım arttı
Murat Kurum, BAYKAR'ı ziyaret etti: Türkiye'nin geleceğine olan inancım arttı

Murat Kurum, BAYKAR'ı ziyaret etti: Türkiye'nin geleceğine olan inancım arttı

Diyarbakırlı Saliha Gündüz'ün Başkan Erdoğan sevgisi: O anları 24 TV'ye anlattı
Diyarbakırlı Saliha Gündüz'ün Başkan Erdoğan sevgisi: O anları 24 TV'ye anlattı

Diyarbakırlı Saliha Gündüz'ün Başkan Erdoğan sevgisi: O anları 24 TV'ye anlattı