• $32,4023
  • 35,2882
  • 2326.1
  • 9079.97
15 Mayıs 2016 Pazar 01:00 | Son Güncelleme:

İki yarım, bir tam etmediğinde...

İki yarım, bir tam etmediğinde...

Başak Bıçak
basakbicak@gmail.com

Adana ve Malatya'dan sonra Los Angeles’tan da ödülle dönen Yarım filminin başrol oyuncuları Ece Tatay ve Serhat Yiğit, filmi, başka bir deyişle iki yarımın bir tam olamamasının hikâyesini anlattı…

FİDAN’LA AYNI ŞEYLERİ YAŞADIK

Yarım ilk başrol deneyiminiz, kaç yaşındaydınız o zaman? Fidan da sizin gibi Doğu’da yaşıyor, epeyce benzerlikleriniz var karakterinizle…

Ece Tatay: Film çekildiği zaman 13’tüm, şimdi 15 yaşımdayım. Ben de Fidan’la çok benzer şeyler yaşadım. Onun yaşadığı duygular benim için çok zordu, kötüydü. Ben de ilk kez onunla birlikte Ege’ye gittim; o yolculuk sahnesi özellikle çok zordu benim için, birebir aynı şeyleri hissettim.

Fidan nasıl bir karakter peki? Film çekilirken neler yaşadınız? 

E.T: Fidan çok iyi, saf ve naif bir karakter. Ama aynı zamanda çok güçlü bir karakteri var. Yaşadığı onca zorluğa rağmen dimdik ayakta durmayı başarabiliyor. İlk kez Malatya’da izledim ben filmi ve çok beğendim. Çekim süresinde de deniz sahnesinde çok zorluk çektim. Gerçekten ağlamıştım orada korkudan çünkü ben de Fidan gibi yüzme bilmiyorum. Denizin ortasında tek başıma kaldığım için korkudan ağladım o sahnede. Bu anlamda epeyce özdeşlik kurdum Fidan’la.

MESELEMİZ HASTALIK FİLMİ DEĞİLDİ

Salih Yarım’ın canlandırması en zor karakteri… Nasıl hazırlandınız bu role?

Serhat Yiğit: Zihinsel anlamda çok uzun zamanım vardı hazırlanmak için. Bir hafta kadar Ula’da kampa girdik. Oynayacağım karakter oralı olduğu için, yollarını, her yerini biliyordu. Ben de günlerce sokaklarda gezdim. Karakteri yaratırken çok geniş bir yelpazede beslendim ama sadece zekâ geriliği olan birini temel aldım. Senaristimiz ve yönetmenimiz özellikle karaktere belli bir hastalık yüklemek istemediler. Meselemiz bu değildi çünkü. Zihinsel engelli otuz küsur yaşındaki bir adam ile küçük bir kızın evlendirilmiş olmasıydı meselemiz…

Enteresan olan, Salih’in, Fidan’la iletişim kurmaya başladıkça değişime uğraması, hareketleri yön değiştiriyor…

S.Y.: İlkokulda erkekler sevdikleri kızların saçını çeker, tekme atıp kaçar ya, Salih işte bu evrede bir karakter. Fidan’ı kabullenmekte zorluk çekiyor ama Fidan’la beraber iyileşiyor. Biz, Malatya’da bir ortaokula davet edildik. Çocuklar filmi izledikten sonra şunu söylediler: Çok zor bir şey yapmışsınız; kız Doğu’dan, erkek Batı’dan, hangi dilde konuşacaklar derken, filmin dilinin o çocuk dili, çocuk aşkı olduğunu gördük dediler.     Malatya’dan en büyük ödülümüz bu oldu bizim.

ÖNEMLİ OLAN BÜTÜN OLABİLMEK

Yarım bir çocuk gelin hikâyesinden yola çıkıyor…

S.Y.: Biz filmimize çocuk gelin hikâyesi demek yerine, iki yarımın bir tam olamamasının hikâyesi demeyi tercih ediyoruz aslında… Biz ülke olarak da, Doğu Batı diye ayrılmak yerine bir bütün olmanın önemli olduğunu estetik bir dille anlatmaya çalıştık. Umarım bunu başarabilmişizdir.

Murat Kurum, BAYKAR'ı ziyaret etti: Türkiye'nin geleceğine olan inancım arttı
Murat Kurum, BAYKAR'ı ziyaret etti: Türkiye'nin geleceğine olan inancım arttı

Murat Kurum, BAYKAR'ı ziyaret etti: Türkiye'nin geleceğine olan inancım arttı

Diyarbakırlı Saliha Gündüz'ün Başkan Erdoğan sevgisi: O anları 24 TV'ye anlattı
Diyarbakırlı Saliha Gündüz'ün Başkan Erdoğan sevgisi: O anları 24 TV'ye anlattı

Diyarbakırlı Saliha Gündüz'ün Başkan Erdoğan sevgisi: O anları 24 TV'ye anlattı

Belçika'dan terör provokasyonlarına ilişkin açıklama: PKK Avrupa'da tanınmış bir terör örgütüdür
Belçika'dan terör provokasyonlarına ilişkin açıklama: PKK Avrupa'da tanınmış bir terör örgütüdür

Belçika'dan terör provokasyonlarına ilişkin açıklama: PKK Avrupa'da tanınmış bir terör örgütüdür