• $32,3205
  • 35,1192
  • 2298.89
  • 9039.66
24 Mayıs 2015 Pazar 02:00 | Son Güncelleme:

Sözümüzü tuttuk geri döndük

Sözümüzü tuttuk geri döndük

1990ların sevilen pop müzik grubu Grup Vitamin tekrar bir araya geldi ve efsane şarkıları İsmail'i yeni versiyonuyla dinleyicilere sundu. Polat Yağcı’nın prodüktörlüğünü yaptığı albümle sevenlerini yeniden kucaklayan grup üyeleriyle AKŞAM Life okurları için söyleşi yaptık. Ortaya da bir o kadar eğlenceli röportaj çıktı.

- Grubu tekrardan toplamak kimin fikriydi? Nasıl karar verdiniz?

Emrah: Tolga'nın fikriydi. Grup Vitamin’in ve Gökhan Semiz’in unutulmaması için tekrar Vitamin’i devam ettirmemiz gerektiğini söyledi. Oturduk her yönüyle uzunca düşündük.

Selçuk: Cesaret isteyen bir şeydi. Vitamin konseptini korumamız gerekiyordu. Şarkılar yapıp görelim dedik. Şarkıları yapmaya başlayınca kaldığımız yerden devam ettiğimizi fark ettik. O eğlenceli şarkı yazma günlerine geri döndük. Ve altı yıllık bir çalışma sonunda sevenlerimize söz verdiğimiz gibi döndük. 

YENİ NESİL GÖKHAN SEMİZ’LE TANIŞTI 

-Çıkış parçasını tekrardan İsmail olarak seçmenizin nedeni nedir?
Tolga: İsmail bizi dinleyenlerin sevdiği bir şarkı. Hatta evlenip çocuk sahibi olup çocuklarına dinlettikleri bir şarkı. Şarkıya dönem şarkılarının hicivlerini koyarak ve soundunu yenileyerek yeni nesille sevenlerimiz arasında bir köprü olmasını istedik.

- Albüm çıkmadan ve çıktıktan sonra sosyal medyada sizinle ilgili paylaşım çılgınlığı yaşandı. Gelen tepkiler ne yönde?

Emrah: Bizi en mutlu eden olay, sanal alemin herkesi acımasızca eleştirdiği bir ortamda yok denecek kadar az olumsuz tepkiler almamız. Herkes çok güzel olduğunu, eski tadı aldıklarını, gençlere Vitamin efsanesinin ne olduğunu anlatabilmekten mutlu olduklarını söylüyorlar.

Tolga: Ve daha da mutlu olduğumuz bir şey var ki o da; şu anda yeni albüm sayesinde yeni nesilin Gökhan Semiz’le tanışıyor olması. Gökhan bu ülkede yaşarken de, arkasından da hakkında kötü birşey söylenmeyen yegane insandır.

- Albümün oluşum sürecinden bahseder misiniz?

Vitamin konseptini korumamız gerekiyordu. Şarkılar yapıp görelim dedik. Şarkıları yapmaya başlayınca kaldığımız yerden devam ettiğimizi fark ettik. Polat Yağcıyla tanıştık. Polat Yağcı’nın da iyi bir Vitamin dinleyicisi olduğunu hatta çocukken evden kaçıp Vitamin konserine geldiğini öğrenince başka kimseyle görüşmeye gerek kalmadı. Çünkü çalışacağımız yapımcının Vitamin’i dinleyen, seven biri olması dinleyicilerimize istediğimiz gibi ulaşmak için çok önemliydi.

Selçuk: Zaten sonra o kadar meşakatli bir albüm süreci yaşadık ki bunu Polat Yağcı’dan başkası yapamazdı. Sonrası Vitaminlilerle kucaklaşma...

- Müzik piyasasından ayrı kaldığınız zamanlarda neler yaptınız?

Emrah: Tabii ki müzik yaptım. Tolgayla reklam ve film müzikleri yaptık. Ayrıca flüt öğretmenliği yapıyorum. Hani yan flüt dedikleri dik olan blok flüt (gülüyor). 

Tolga: Benim müzikten başka bir şey yapmam söz konusu değil. Çünkü notayla besleniyorum. Çeşitli sanatçıların orkestralarında müzisyen ve orkestra şefi olarak çalıştım. Kısacası müzik yaptım. Kendi solo projelerim var onları da zamanla ortaya çıkaracağım.

Selçuk: Bende başlarda sahne çalışmaları yaptım. Ama evlenip çocuk sahibi olduktan sonra çocuğumun geleceğini garanti altına almam gerekiyordu. Ve bizim işte bir sigortamız olmadığını biliyorsunuz. Bu yüzden sigortalı bir işe başladım. Ama tabii ki para kazandığım sürece yapacağım tek iş müziktir.

OKAN BAYÜLGEN’İ ŞİİR OKUTMAK İSTEDİK 

- Albümdeki parçaların içinde sizin için özel bir anlamı ve hikayesi olanlar var mı?

Emrah: Bir hüzünlü bir de keyifli bir anı anlatalım. Tolga “Monakkoluyum” şarkısını yapıp telefona kaydedip getirmişti. Şarkının nakaratına henüz söz yazmamış ve rigi rigi ringa şeklinde bir okuma yapmıştı. Bize hadi buraya söz yazalım dediğinde Selçuk da ben de hayır yazmayalım böyle kalsın dedik. Sonra stüdyoda şarkıyı okumaya girdik. Tolga nakaratı okuduktan sonra telefondaki gibi okuyamadığı için ona elli kere baştan okuttuk.

Selçuk: Tolga sinirlendikçe Emrah’la yerlere yatıyorduk ve her bittiğinde telefondaki gibi olmadı diyorduk. Şimdi bir şeyi beğenmeyince telefondaki gibi olmadı diyoruz.

Tolga: Deli ettiler beni. Hüzünlü olanı anlatmakta bana kaldı. Gökhan’ın okuduğu “Şaşkın Demokrat” şarkısını bir daha yaptık ve ben okudum. Sonundaki şiir bölümünü Okan Bayülgen’e okutmak istiyorduk. Ben demo olsun diye şiiri okudum. Genelde şiir okumayı kendime yakıştırmadığım için okumaya girerken "Gökhan’ım yardım et" dedim. Bittikten sonra dinlediğimizde şok olduk. Çünkü şiire ben değil de sanki Gökhan giriyordu. Ve Okan Bayülgen’e okutmayı çok istememize rağmen öyle bıraktık...

Vatandaş, 'Bize neyin sözünü verebilirsiniz?' diye sordu... İstanbul'a yeni metro müjdesi!
Vatandaş, 'Bize neyin sözünü verebilirsiniz?' diye sordu... İstanbul'a yeni metro müjdesi!

Vatandaş, 'Bize neyin sözünü verebilirsiniz?' diye sordu... İstanbul'a yeni metro müjdesi!

Deprem uzmanlarından korkutan İstanbul uyarısı! Riskli ilçeleri açıkladılar
Deprem uzmanlarından korkutan İstanbul uyarısı! Riskli ilçeleri açıkladılar

Deprem uzmanlarından korkutan İstanbul uyarısı! Riskli ilçeleri açıkladılar

Çin, 'Türkiye rekor kırdı' diyerek duyurdu! 'NATO ülkelerinden Ortadoğu'ya kadar...'
Çin, 'Türkiye rekor kırdı' diyerek duyurdu! 'NATO ülkelerinden Ortadoğu'ya kadar...'

Çin, 'Türkiye rekor kırdı' diyerek duyurdu! 'NATO ülkelerinden Ortadoğu'ya kadar...'