• $32,4279
  • 35,0758
  • 2325.92
  • 9079.97
1 Mart 2015 Pazar 02:00 | Son Güncelleme:

Bir gecede şöhret oldum

Bir gecede şöhret oldum

‘Seyyal Taner 3’lü” albümüyle adından söz ettiren Türk Pop Müziği’nin efsane ismi Seyyal Taner, eski defterleri açtı. Şöhret kapılarını araladığı dönemde İspanya’ya gidip Los Bravos’un gitaristi Peter Harold’la evlenen Seyyal Taner’le dünü ve bugünü konuştuk.

Seyyal Taner, nasıl bir çocukluk geçirdi?
Annemin baba tarafı Urfalı, toprak ağası; anne tarafı Gaziantepli, Hacı Bektaşi Veli’nin soyundan. Babam Kuleli Askeri Lisesi’ni bitirip, yüzbaşıyken Gaziantep’e tayini çıkmış. Çok iyi Türkçe konuşan, çok iyi dans eden, subay hanımlarının hayran olduğu bir adammış. Vali ve kaymakam aracılığıyla dedem İsa Ağa’nın evinde bir davete katılmış ve annemi görüp âşık olmuş. Ağa kızını kolay kolay verirler mi; ama inatla, annemle evlenmiş. Ben Fırat’ın, Mezopotamya’nın çocuğu olarak dünyaya gelmişim. Hep bu tarihi, mistik bölgenin bereketi ve tılsımı üzerimdedir diye düşünürüm. 15 günlükken İstanbul’a gelmişiz. Annemin ailesi musikiyle çok ilgiliydi. 6 yaşında klasik baleye başladım. Ortaokulda Şerif Yüzbaşıoğlu’ndan dersler aldım. 

İSPANYA’YA FİLM İÇİN GİTTİM, EVLENİP DÖNDÜM 

Hayatınızın dönüm noktası ne oldu? 
Los Bravos İstanbul’a konser vermeye gelmişti. Lise sondaydım. Bir grup arkadaşla konsere gittik. Organizatör aile dostumuzdu. “Arkadaşlarım fotoğraf imzalatmak istiyorlar” deyince bizi kulise aldılar. Kuliste Los Bravos’un menajeri, “Sende Latin fiziği var. İspanya’da müzikal film yapacağız. Oynamak ister misin?” dedi. Annemle babam boşanmıştı. Velayetim annemdeydi. Annem çok uğraştı beni göndermemek için ama 5 gün anneannemin evinde açlık grevi yaptım. Sonunda kızım ölecek diye izin verdi. İspanya’ya 3 aylığına gittim. 9 ay gelemedim. Los Bravos’un gitaristi Peter Harold’la flört etmeye başladık. Paramount Pictures’ın yetkilisi bir davette beni görünce, “Madrid’de Viva Zapata’nın yeni versiyonunu çekiyoruz, Robert Mitchum, Yul Brynner, Charles Bronson oynuyor” dedi ve Peter’e “Arkadaşın oynar mı?” diye sordu. Küçük bir roldü ama sinema nedir orada keşfettim. 18 yaşıma o filmin setinde girdim. İlk doğum günü hediyemi de Yul Brynner’dan aldım. Bana ‘Diorissimo’ adlı bir parfüm hediye etti. Film teklifleri devam etti ama biz Peter’le evlenip, birlikte müzik yapalım dedik. Annem Peter’e “Müslüman olmazsan sana kızımı vermem” dedi. Adam da razı oldu. Müslüman oldu. Evlendik. Kızımız doğdu. O yaşta evlilikler yürümüyor. Boşandığımda 20 yaşındaydım. 

Peki müzik dünyasına nasıl atıldınız?
Boşandım. Yurtdışında kızımı büyüttüm. Türkiye’ye dönünce müzik tutkumu ve dans yeteneğimi bilen aile dostlarımız, sahneye çıkmam için beni ikna ettiler. Osman Kavran’ın büyük gazino ilanlarıyla sahneye çıktım. İlk sahneye çıktığım gece Haldun Dormen de oradaymış, “Sahnelere bir leopar düştü. Bu kız Türkiye’nin 25 sene önünde” demiş. Ertesi gün tüm gazeteler benden bahsediyor. Bir gecede şöhret oldum. Leopar, denilince akla ilk benim gelmemin hikayesi de bu.

STARKEN EUOROVISION’A KATILDIM 

Eurovision macerasına nasıl atıldınız?
1986 yılında sözü ve müziği Olcayto Ahmet Tuğsuz’a ait “Dünya” isimli şarkıyla Eurovision Türkiye elemelerine katıldık; fakat İlhan İrem ve Melih Kibar’ın ortak bestesi “Halley”i seslendiren Klips ve Onlar ile aynı puanı aldık. Yarışmada iki birinci olduğundan jürinin kararıyla Halley birinci olup, o yıl Türkiye’yi Eurovision’da temsil etti. 1987 yılında Grup Lokomotif’le birlikte “Şarkım Sevgi Üstüne” isimli şarkıyla Türkiye’yi Eurovision Şarkı Yarışması’nda temsil ettik. Yarışmada Garo Mafyan heyecandan tempoyu hızlı verince şarkı söylenmesi gerektiği gibi söylenemedi. Başarıya ulaşamadık. Geçmişte büyük isimler Eurovision’a katılmak istemezdi. Ben starken Eurovision’a katıldım. 

Cildiniz pırıl pırıl. Hiç estetik yaptırdınız mı?
Hayır, gerek de duymadım; ama yaptıranlara da saygı duyuyorum. Benimki genetik miras. Kendimi böyle beğeniyorum ve seviyorum. 

Türkiye’nin Tina Turner’ı yakıştırması için ne diyorsunuz? 
Enerjimin fazlalığından bana her şeyi diyorlar (gülüyor). Tina Turner dans edip şarkı söyleyen bir kadın. Ben de Türkiye’de dans edip şarkı söyleyen ilk kadınım. Bu yüzden beni ona benzettiler. Dans ederken şarkı söylemeyi Türkiye’de kimse bilmiyor. Playback yapmalarına rağmen iki kere dans edince nefesleri tükeniyor. Ben sıra dışıydım. 

Yeni albümünüzden söz edecek olsanız neler söylersiniz? 
Yeni şarkılardan oluşan bir maxi single yaptım. Selahattin Erhan’a ait üç yeni beste okudum. Ayrıca Dj Selami Bilgiç’in “Öğren de Gel” şarkısına yaptığı bir versiyon da yer alıyor. Ossi Müzik etiketiyle yayımlanan maxi single’ın yapımcılığını Hakan Eren, süpervizörlüğünü Selahattin Erhan yaptı. 

Murat Kurum, BAYKAR'ı ziyaret etti: Türkiye'nin geleceğine olan inancım arttı
Murat Kurum, BAYKAR'ı ziyaret etti: Türkiye'nin geleceğine olan inancım arttı

Murat Kurum, BAYKAR'ı ziyaret etti: Türkiye'nin geleceğine olan inancım arttı

Diyarbakırlı Saliha Gündüz'ün Başkan Erdoğan sevgisi: O anları 24 TV'ye anlattı
Diyarbakırlı Saliha Gündüz'ün Başkan Erdoğan sevgisi: O anları 24 TV'ye anlattı

Diyarbakırlı Saliha Gündüz'ün Başkan Erdoğan sevgisi: O anları 24 TV'ye anlattı

Belçika'dan terör provokasyonlarına ilişkin açıklama: PKK Avrupa'da tanınmış bir terör örgütüdür
Belçika'dan terör provokasyonlarına ilişkin açıklama: PKK Avrupa'da tanınmış bir terör örgütüdür

Belçika'dan terör provokasyonlarına ilişkin açıklama: PKK Avrupa'da tanınmış bir terör örgütüdür