• $32,3389
  • 35,1321
  • 2307.51
  • 9079.97
10 Ağustos 2014 Pazar 02:03 | Son Güncelleme:

Şu an gerçekten mutluyum

Şu an gerçekten mutluyum

Kate Winslet, Titanic filmiyle kariyerinde çok önemli bir yere gelirken ‘Okuyucu’ adlı filmle hem Oscar’ı kaptı hem de başarısını tescillemiş oldu.

İngiliz oyuncu Winslet’e marka elçiliğini üstlendiği Lancôme aracılığıyla ulaştık. İtiraf etmeliyim ki soğuk bir ifadesi olan oyuncunun sıcak ve samimi cevapları beni çok mutlu etti. Başarılı olduğu kadar mütevazı da olduğunu ispatlayan Kate Winslet; “Artık mutlu bir karakteri canlandırmayı çok istiyorum. Sebebiyse şu an gerçekten mutluyum” diyor.

PINAR HİÇDURMAZ
pinar.hicdurmaz@aksam.com.tr

Kate Winslet; 38 yaşında, üç çocuk annesi başarılı bir oyuncu. Oscar’a aday gösterilen en genç oyuncu adayı olma unvanını hâlâ elinde tutan İngiliz oyuncunun bugüne kadar 37 ödülü ve 58 adaylığı bulunuyor. Rol aldığı filmlerin hasılatından çok senaryosuna dikkat eden aktris; bu sebeple yüksek bütçeli gişe filmlerinden ziyade drama ve festival filmlerinde daha çok karşımıza çıkıyor. Titanic’te içimizin yağlarını eritmesi, Sil Baştan’da tırnaklarımızı yedirtmesi, Reader’da öfkeyle karışık hüznümüz bir tesadüf değil yani. Fakat Winslet, artık hüzünlü karakterleri değil, mutlu karakterleri canlandırmak istediğini söylüyor. İşte Oscar’lı oyuncunun AKŞAM Pazar’a verdiği samimi cevaplar…

Daha 11 yaşında tiyatro dersleri almaya başlamışsınız, aileniz de bu camianın içindeki kişilerden oluşuyor. Her zaman idealiniz oyuncu olmak mıydı? Dönem dönem farklı yollar çizmek istediniz mi?
Sanırım ailemdeki herkes oyuncu olduğu için çok küçük yaşlarımdan itibaren oyuncu olmak istedim. Babam, büyükannem ve büyükbabam ve çok iyi tanınan bir tiyatro sanatçısı olan dayım sayesinde 5 yaşından beri, oyunculuk hayatımın bir parçasıydı. Vaktimizi şarkı söyleyerek, annemin elbiselerini giydiğimiz şovlar hazırlayarak geçiriyorduk. Bu her çocuğun eğlenmek için yaptığı normal bir şeydir belki ancak benim için farklı olan tarafı; yaptığım şeylere gerçekten inanıyor olmamdı. Hayal kurduğumu bir an için bile düşünmedim. Fakat bir gün gerçekten de bir film çekebileceğimi düşünmemiştim. Bana göre film yıldızı olmak apayrı bir şeydi. Tiyatro oyuncusu olacağımı ve eğer şanslıysam televizyonda yer alabileceğimi düşünüyordum. 17 yaşındayken ilk kez bir filmde yer almam tamamen şanstı! O kadar heyecanlı ve büyük bir şok içindeydim ki insanların bu filmi gerçekten izleyeceklerini aklıma getirmedim bile. Benim için tiyatrodan tek farkı önümde birkaç sahne yerine koca bir senaryo olmasıydı. Senaryoyu elime aldığımda da ne kadar çok şey yapmam gerektiğine inanamıyordum. Film vizyona girdiğinde gerçeği idrak edebildim ve bu gerçekten çok eğlenceliydi (gülüyor).

Ailede kardeşleriniz de dâhil olmak üzere herkes oyuncu. Birbirinizi eleştirir misiniz? Kardeşler arasında bir rekabet ya da kıskançlık olur mu?
Böyle bir ailede büyümek benim için büyük bir şanstı. Çok küçük yaşta oyunculuk okuluna yazılıp kendimi geliştirme şansı buldum. Aynı şekilde kardeşlerimin de benimle aynı tutkuyu paylaşıyor olması çok güzel. Birbirimizi hiçbir zaman rakip olarak görmesek de tabii ki gelişimimiz için birbirimizi eleştirebiliyoruz. En yakınlarınızdan gelen ve doğruluğundan şüphe etmeyeceğiniz eleştiri ve takdirler her zaman gelişiminizde en etkili rolü oynuyor.

Üç çocuk annesisiniz. Çocuklarınızdan oyuncu olmaya hevesli olan var mı?
Şu ana dek böyle bir eğilimleri olmadı ama gelecekte ne olacağını kim bilebilir? Bir anne olarak en büyük görevimin onların sadece kendi istedikleri kişi olabilmeleri ve her konuda desteklendiklerini hissetmelerini sağlamak olduğunu düşünüyorum. Eğer oyunculuk yapmak isterlerse önce derin bir nefes alır, dilimi ısırır ve “Peki, bu harika” der ve onlara sonuna kadar destek olurum (gülüyor)

Çocuklarınız sizin filmlerinizi izlediklerinde nasıl bir yaklaşımda bulunuyor? Diğerleri küçük ama belki Mia yorumda bulunuyordur...
Açıkçası Mia’nın filmlerimi izleyip izlemediğini bile bilmiyorum. Çocuklarımla iş hayatımı mümkün olduğunca ayrı tutmak benim için önemli. Birlikte birçok şey yapıyoruz fakat filmlerim konusunda konuşmak bunlardan biri değil, ancak onlar biraz daha büyüdüğünde filmlerimi beraber izlemek ve onlarla sohbet etmek eminim çok keyifli olacak!

Siz yüksek bütçeli gişe filmleri yerine daha sanatsal filmleri tercih eden birisiniz. Örneğin Kate Winslet’i fantastik bir filmde hiç görmedik. Film seçimlerinizde en büyük belirleyici ne oluyor?
Oynayacağım filmlerin bütçelerinden ziyade senaryosunun benim çekim alanıma girmesi çok daha önemli. Hatta bir filmi seçerken ilk kriterim;  filmin güçlü ve etkileyici bir senaryosu olması diyebilirim. Bu konuda da çok şanslı olduğuma inanıyorum. Sanırım farklı, emsalsiz ve zorlayıcı rollerle karşılaşınca anında senaryoya bağlanıyorum. Son zamanlarda senaryolara bakarken, eğer üzücü ve duygusal bir şey okuyorsam biraz kederleniyorum açıkçası. Çünkü bu tarz şeyleri son yıllarda çokça oynadım. Artık mutlu bir karakteri canlandırmayı çok istiyorum. Sebebiyse şu an gerçekten mutluyum. Bu enerjiyi kullanmak ve bunu canlandırdığım bir karaktere yansıtmak istiyorum.

Oscar’a aday gösterilen en genç oyuncu unvanına sahipsiniz. Bu nasıl bir duygu?
Dürüst olmak gerekirse bunun sadece şans olduğuna inanıyorum. Peter Jackson benden ‘Heavenly Creatures (Cennet Yaratıkları-1994 yapımı)’ filminde oynamamı istediğinde sadece 17 yaşındaydım. Oyunculuk hakkında çoğu şeyi iş yaparken öğrendim. Ben büyüleyici bir dünyanın kapısına doğru ilk adımımı attım ve tüm kapılar önümde açıldı.

37 ödül ve 58 adaylığınız olmuş bugüne kadar. Sizin için bazı yerlerde ödül konusunda Meryl Streep’in tahtına aday deniliyor. Sizin kariyeriniz konusunda hedefleriniz var mı?
Ben sadece bir oyuncu olmak istedim. Bu her zaman benim tek hedefimdi. Ünlü olmayı bile istememiştim. Tutkuyla yapmayı istediğim işi yapıyorum ve bu konuda ödüllendirilmek de çok gurur verici. İleriye dönük hedeflerimse olabildiğine zorlayıcı ve çok yönlü karakterleri oynamak. Çünkü hepimiz birer bilmeceyiz. Oynadığım karakterin de gizemli bir bilmece olması çok hoşuma gidiyor.

Hindistan ve Fas ziyaretinizin hayatınızda farklı bir yeri olduğunu okudum. Yokluğun ve ruhani temizliğin, sonsuz sevginin öğretileri var Hindistan’da. Benim de her zaman ilgimi çekmiştir. Sizin gözünüzden ne ifade ettiğini bir iki cümle de olsa öğrenmek isterim…
Hindistan bence dünya üzerindeki saklı bir cennet gibi… Hindistan’a ilk kez film çekimi için gitmiştim ve bu yolculuk benim için baş döndürücüydü. Bedenim ve ruhumla iletişimde olmayı seviyorum ve bu nedenle Hindistan benim için çok özel. Yogaya başladığımdan beri, Hint kültürüne olan ilgim daha da arttı. Hatta Hindistan’da öğrendiklerim sayesinde yaptığım yoganın doğum sancılarımı ciddi anlamda azalttığını bile söyleyebilirim.

KESİNLİKLE BİR ŞARKICI DEĞİLİM

Rol aldığınız filmlerin çoğunu izledim. Belki en popüleri Titanic olabilir ama benim favorilerim; ‘Sil Baştan (Eternal Sunshine of Spotless Mind)’ ve ‘Okuyucu (Reader)’. Sizin için aralarında özel olanlar var mı?
‘Sil Baştan’ filminde canlandırdığım Clementine, arkamda bırakmaktan çok üzüldüğüm karakterlerden biriydi. Çünkü çok neşeli ve aynı zamanda kötüydü. Onda gerçekten çok sevdiğim bir soğukkanlılık ve güven vardı. Clementine’in çok cüretkâr ve cesur olan bu renkli yanını özlüyorum. O, olmak çok eğlenceliydi. Benim kariyerimde de birçok şeyi değiştirdi. Hâlâ bugün, Michel Gondry’e bana böyle bir rol verdiği için çok minnettarım.

Sil Baştan’ın senaryosu çok etkileyiciydi. Acılarımızın bu şekilde bizden alınması ama mutlulukları da beraberinde götürmesi... Siz senaryo elinize geldiğinde neler düşündünüz?
Senaryoyu okudukça hikâyenin içine çekildim. İlişkilerde her zaman yaşanan ve hep öne çıkan, genel mutsuzluklara rağmen aslında ufacık görünen bazı ayrıntılara sahip olmanın; mutlu olmak adına ne kadar önemli olduğunu hissettim. Zaman içinde müthiş değerli ayrıntıların yol olacağını görmek, bu gerçekten de sarsıcı… Ancak itiraf etmeden geçemeyeceğim. Senaryoyu okurken ilk düşündüğüm şey; “Aman Allah’ım saçımı defalarca boyayacağım, bu muhteşem!” oldu. Gerçekten çok etkileyici ve çok çılgın bir projeydi.
‘Yeni Yıl Şarkısı (Christmas Carol)’ filmi vesilesiyle bir single’nız da çıktı ve müzik listelerinde ilk 10’a bile girmeyi başardı.
Bu konuda söylemem gereken ilk şey; evet, biraz şarkı söyleyebiliyorum ama kesinlikle bir şarkıcı değilim. Böyle bir şey yapma şansım olduğu için çok mutluyum. Fakat bana film için kaydettiğimiz şarkıyı single olarak yayınlamak istediklerini söylediklerinde “Unutun bunu, kesinlikle olmaz!” demiştim. Daha sonra medya ilgisinin şarkı sayesinde filme yöneldiğini görünce, “Neden olmasın?” dedim. İyi ki de kabul etmişim ama asla bir müzik kariyerine başlama gibi bir düşüncem olmadı. 

KESİNLİKLE ANNELİK

Bazen rol gereği de olsa saçınızı çok farklı tonlarda görme fırsatımız oldu. Sizin favoriniz?
Saçlarımın doğal rengini seviyorum, rol için saçımı boyamak eğlenceli olsa da günlük yaşamımda doğallıktan yanayım. Ama itiraf etmeliyim ki Clementine karakterinden sonra saçlarımı kızıla boyamayı da çok ciddi bir şekilde düşünmüştüm.

Sizin için en çok yapılan yorumlardan biri de güzelliğiniz üzerine. Yaş aldıkça daha güzelleştiğiniz söyleniyor. Bir sırrınız var mı?
Ne kadar yorgun olursam olayım her zaman ama her zaman makyajımı temizlerim. Yüzümde sadece pudra bile olsa günün sonunda cildimde kalmasına izin veremem. Bu noktada Lancôme’un köpüklü yüz temizleme ürünü Mousse Éclat’ı ve vazgeçilmez ürünüm Bifacil’i kullanıyorum. Bu ürünü özellikle çok seviyorum çünkü hassas gözlerimi tahriş etmeden göz makyajımı kolaylıkla temizleyebiliyorum. Sonrasında ise Rénergie Multi Lift Krem ve Rénergie Yeux Multiple Lift göz kremiyle cilt bakımımı tamamlıyorum. Yaptığım tek şey bu.

Kırmızı halı gibi özel günler haricinde Kate Winslet’ın giyim tarzı nasıldır?
Günlük hayatımda daha fonksiyonel parçalar ilk tercihim. Sade parçaları en sevdiğim aksesuar olan şallarımla tamamlıyorum.
Bir de botlarım var tabii.

Beyaz tenli olmak başlı başına bir özen ister. Sizin cildinizle ilgili özel olarak yaptığınız bir şeyler var mı?
Herkesi okula yetiştirebilmem için sabah bakımımın olabildiğince hızlı olması gerekiyor. Bu yüzden akşamları yaptığım gibi cildimi Mousse Éclat ile temizliyor ve Rénergie Multi Lift gündüz kremimi uyguluyorum. Hassas cildimi güneş lekelerine ve kızarıklıklara karşı korumak içinse yeni Lancôme UV Expert XL-Shield vazgeçilmezim. UV Expert’i gün içerisinde cildimin güneşten ya da hava şartlarından dolayı kuruduğunu hissettiğim anda mutlaka yeniden uyguluyorum. Cildim hem aydınlık görünüyor hem de derinlemesine nemlenmiş hissediyorum. 
Göz renginiz her fotoğrafta başka gibi duruyor. Ne renk olduğunu sormamda bir sakınca yoktur umarım…
Yeşil fakat bazen mavi gibi de göründüğü doğru.

TÜRKİYE’YE GELMEK İÇİN CAN ATIYORUM

Sizce bir kadının hayattaki duruşunu en çok etkileyen nedir? Annelik, güzellik, başarı, kariyer, ilişki… 
Kesinlikle annelik! İnsanların anne-baba olduklarında geçirdikleri değişimleri tam olarak söylemek çok zor ama benim bütün hayatım, bütün dünyam değişti. Anlamanın mümkün olmayacağı şekilde kim olduğumu bile değiştirdi diyebilirim. Mia’nın doğumundan sonra, “Niye bu kadar bekledim ki?” dediğimi hatırlıyorum. “Bu mükemmel küçük yaratık benim hayatıma girmeden önce bu dünyada ben ne yapıyordum?” diye düşünmekten kendimi alamadım. Anne olmayı çok seviyorum. Tamamen çocuklarım için yaşıyorum. Sizi duygusal olarak daha önce varlığından haberdar olmadığınız bambaşka bir dünyaya taşıyor. Bir çocuğu doğurup kucağınıza aldığınızda, daha önce hiç hissetmediğiniz duygularla dolu bir hazine sandığının anahtarını da almış oluyorsunuz. Bu kesinlikle dünyadaki en güzel şey.

Türkiye’ye hiç geldiniz mi?

Türkiye hem tarihiyle hem de bulunduğu konum itibarıyla çok güzel bir ülke. Ülkenizi ziyaret eden herkes büyülenip dönüyor. Ben de en kısa zamanda Türkiye’ye gelmek için can atıyorum.

Vatandaş, 'Bize neyin sözünü verebilirsiniz?' diye sordu... İstanbul'a yeni metro müjdesi!
Vatandaş, 'Bize neyin sözünü verebilirsiniz?' diye sordu... İstanbul'a yeni metro müjdesi!

Vatandaş, 'Bize neyin sözünü verebilirsiniz?' diye sordu... İstanbul'a yeni metro müjdesi!

Deprem uzmanlarından korkutan İstanbul uyarısı! Riskli ilçeleri açıkladılar
Deprem uzmanlarından korkutan İstanbul uyarısı! Riskli ilçeleri açıkladılar

Deprem uzmanlarından korkutan İstanbul uyarısı! Riskli ilçeleri açıkladılar

Çin, 'Türkiye rekor kırdı' diyerek duyurdu! 'NATO ülkelerinden Ortadoğu'ya kadar...'
Çin, 'Türkiye rekor kırdı' diyerek duyurdu! 'NATO ülkelerinden Ortadoğu'ya kadar...'

Çin, 'Türkiye rekor kırdı' diyerek duyurdu! 'NATO ülkelerinden Ortadoğu'ya kadar...'