• $32,3958
  • 35,1019
  • 2326.94
  • 9089.3
26 Ekim 2014 Pazar 02:00 | Son Güncelleme:

48 saat dünyanızı değiştirecek…

48 saat dünyanızı değiştirecek…

İş hayatının yoğunlaşması, taşan mesai saatleri, monoton işe gidiş-geliş rutini çalışma hayatının içindeki herkese ‘hayatı ıskalıyorum’ hissini yaşatır. Geri kalan iki günlük hafta sonunda, hiç olmazsa bu kısır döngüyü kırmak için çabalamak artık zor değil.

MELTEM İNAN
melteminan@aim.com,

Türk Hava Yolları, civar ülkelerin başkentleri dışındaki şehirlerine de uçuşlar gerçekleştirmeye başladığından beri yeni yerler görmeyi, tecrübeler edinmeyi, farklı kültürlerle tanışmayı ve bunların hepsini 48 saate sığdırmayı mümkün kıldı. Ürdün’ün güneyindeki Akabe’ye başlattığı uçuşlar bu anlamda kaçırılmaz bir fırsat. Sadece iki buçuk saatlik bir uçuşun sonunda tüm dünyanızı değiştirebiliyorsunuz. Hem de ne dünya! THY’nın her çarşamba, cuma ve pazar günleri uçuşları var. Uçuşlar gece gerçekleştiği için günden kazanılıyor. Üstelik promosyon dönemi olduğu için fiyatlar 99 Euro’ya kadar inmiş durumda… Üstelik bu ülkeye vize olmadığından 
vakit kaybetmediğiniz gibi, beş yıldızlı otellerin fiyatlarının uygunluğu sayesinde seyahatinizi Antalya ya da Bodrum’dan çok daha ucuza getirebiliyorsunuz… Peki, Akabe’de bu 48 saati nasıl geçirmeli, neler yapmalı? İşte Akabe!

FAYTON VE ŞEHİR MERKEZİ

Akabe’yi keşfe çıkarken ilk yapılması gereken şehrin kaşının gözünün temelini şöyle bir anlayabilmek için faytonla kısa bir tura çıkmak. Yüzde sekseni çöllerle kaplı ülkenin bu tek sayfiye şehrinde güneş, farklı saatlerde, kentin etrafındaki tepeleri ve tarihi binalarının rengini, altından kızıla doğru boyuyor ve insanda hayranlık uyandırıyor. Geri kalan zamanlarda ise, şehir merkezine bir kere ulaştıktan sonra artık yaya bir şekilde keşfe devam edebilirsiniz. Bu yürüyüş sırasında insanlarla tanışıyor ve bol bol sohbet ediyorsunuz. Akabeliler her deniz insanı gibi son derece rahat ve sempatik. Hemen sohbete başlıyor ve o andan itibaren karşı tarafta tek hissettiğiniz şey samimiyet oluyor. Bir de masumiyet. Akabe’de tanıştığım herkes bana bu şehrin ve insanlarını ne kadar masum olduğunu düşündürüyor. Ruhen hiç kirlenmemişler. Hani annemiz-
babamız, Türkiye’nin eski zamanlarındaki saygı dolu, komşuluğun aile gibi olduğu, herkesin birbirinin yardımına koştuğu, geleneklerine bağlı olduğu 30 yıl önceki halini anlatır ya… İşte Ürdün hâlâ onu koruyor… Ürdün’de tokalaşmak ve öpüşmek de bir başka. İlk önce elinizi sıkıyor, sonra bir kere sol, sonra sağ, 
sonra yine sağ yanaktan öpüşüyorlar. 

KASIM SONUNA KADAR DENİZ SİZİN KIZILDENİZ:

Akabe şehri, el değmemiş kumsalı ve benzersiz mercan resiflerine sahip Kızıldeniz’in tam dibinde. Türkiye’de 
ekim ayında havalar soğuduğundan deniz sezonunda sona gelinirken, Akabe’de kasım sonuna kadar denize girebilmek mümkün. Akabe’de özel bir plaj da var. Bu sahil kentinin artık yabancı turiste alışkın olması sebebiyle, (halk plajlarında henüz tam olarak olmasa da) bu özel plajlarda bikini ile rahatça yüzebilmek mümkün. Başka ülkelerdeki çoğu sahil kentinde, mercan ve balık görmek için tekne ile açılıp, dalış kıyafetleri giyerek (eğer dalış bilmiyorsanız, dalış eğitimi almak için gezebileceğiniz vakitten çalarak)  görebileceğiniz renkli su altı yaşamını, Akabe’de diz seviyesinde görebilmek mümkün. İnsan su yüzüne çıkmak istemiyor
Özellikle 500 metrelik geniş bir plaja sahip Berenice Beach’in sahili bu anlamda çok renkli. Bu nedenle de yüzme bilmeye bile gerek kalmıyor! Şnorkelinizi yanınıza almayı sakın unutmayın çünkü insan Akabe’de su altı yaşamının tadına varınca açıkçası bir daha su yüzüne çıkmak istemiyor. Buradaki binlerce ufak ve renkli balık var. Ancak ilginç olan davranış biçimleri! Çoğu denizde balıklar sizi görünce kaçarken, bu balıklar size doğru yüzüyor bu da insanı şaşırtıyor. Sudan her kafamı çıkarttığımda gruptaki arkadaşlarıma dönüp “Bizim bunlarla bir anlaşmamız yok muydu? Biz yüzerdik, onlar kaçardı. Bunlar resmen bodoslama bir şekilde kafama doğru yüzüyorlar” derken buldum kendimi. Aslında bu bir avantaj çünkü bu sayede su altında çok güzel fotoğraflar çekebiliyorsunuz. Üstelik profesyonel deniz altı ekipmanına gerek kalmadan, cep telefonlarının kamera özellikleri için geliştirilmiş, 5 metreye kadar koruyuculu su altı kılıflarından birini edinmek yeterli. İçinizdeki yaşadığını bilmediğiniz Jaques Cousteau’nuzla tanışıveriyorsunuz…Berenice Beach’in hemen yanında Akabe Su Altı Yaşam Parkı ve Akvaryum’u yer alıyor. Akşamüstü buraya geçebilir ya da aynı plajın organize ettiği gün batımı tekne seyahatine katılabilirsiniz. Güneş denizde yavaş yavaş erirken, yük gemileri bile 
romantik gölgelere dönüşmeye başlıyor. Üstelik bu geziler, Ürdün müziği ve dansı ile renklendiriliyor. Sizi otelinizden alıp, geri bırakan shuttle servisleri de mevcut. Suyu sevmeyenler için de Kızıl Denizi 
yaşamanın yolları var elbet. Kral Abdullah’ın emriyle batırılmış gemi bugün mercanlara yuva olmuş ve Neptune Boat şirketinin organize ettiği turlarla, cam tabanlı küçük teknelerden bu doğa güzelliğini  de izleyebilmek mümkün.
Berenice Beach: +962 7 9712 6280
Neptune Boat: Tala Bay, Aqaba, Jordan +962777223375

400 YIL TÜRK HÂKİMİYETİNDE KALAN ŞEHİR AKABE’DE TARİH

‘Dağlar arasındaki geçit’ anlamına gelen Akabe, dört bin yıl boyunca daima önemli, stratejik bir liman olmuş. Hâlâ da öyle!  Sırasıyla, Nebatiler, Romalılar, Bizans ve Müslüman Arapların denetimine girmiş. 7. yüzyılda Müslümanların idaresine geçen şehir, 1115 yılında haçlıların hakimiyetine girmiş ancak Selahattin Eyyubi’nin gönderdiği Mısır donanmasınca kurtarılmış. Yavuz Sultan Selim’ın Mısır seferi sırasında 1516 tarihinde Osmanlı topraklarına katılan şehirde hac yolarının emniyeti için bir kale inşa edilmiş. 400 yıl Türk hâkimiyetinde yaşayan Akabe, I. Dünya Savaşı’nda, bugünkü Ürdün Kralı 2’nci Abdullah’ın büyük dedesi Şerif Hüseyin bin Ali önderliğinde Arap isyanı gerçekleştirilmiş, 1946 ya kadar İngilizlerin eline geçmiş ve sonrasında Ürdün Krallığı toprakları arasındaki yerini almış. Bugün bu tarihi yerinde görebileceğiniz pek çok yapı var. 
Kalesi ise müthiş Türkler tarafından da  kullanılan ve Memlüklü Sultanı Kansu Gavri’nin 16’ncı yüzyıl başlarında yaptırdığı giriş kapısı ve duvarlardaki orijinal kitabeleriyle meşhur Akabe Kalesi, kentte görülmesi gereken en önemli yerlerden biri.  Osmanlı idaresindeki kalenin 1. Dünya savaşı sonrası düşmesinin ilginç bir öyküsü de var; Akabe'ye yakın bölgedeki Arap kabilelerini organize eden İngilizlerin en meşhur ajanı, son günlerde Türkiye gündemini de meşgul eden Arabistanlı Lawrence, onlara Akabe'de Osmanlı idaresindeki bu kalede altın olduğunu ve bu kaleyi muhakkak ele geçirmeleri gerektiğini söylemiş. Araplar, hem bağımsızlık için hem de bu bilginin de verdiği motivasyonla kaleyi ele geçirmiş. Lawrence ise 
Akabe’nin düştüğü ve denetimini ele geçirdikleri haberini İngilizlere haber vermek üzere Mısır’a doğru yola çıkmış. Bugün tüm Dünyaya bağımsızlıklarını ilan edercesine kalenin hemen yanı başında 137 metre uzunluğundaki göndere çekili, 20’ye 40 metrelik cüssesiyle Guiness Rekorlar Kitabına girmiş Ürdün bayrağı dalgalanıyor… Kale yakınlarındaki Arkeoloji Müzesi’nin içinde ise çok büyük olmasa da görmeye değer parçalar yer alıyor.  Irak, Etiyopya ve Mısır’dan objeler kentin geçmişini yansıtıyor. En ilginç olan ise  Fatımiler döneminde Fas’ta basılan altın para koleksiyonu. 

AVCININ YEMEĞİ

Kent Kızıl Denizin yanında olunca, geleneksel yemeği de doğal olarak deniz ürünleri üzerine oluyor. Yörenin en meşhur yemeği ‘Sayadiyah’ , ‘avcının yemeği’ anlamına geliyor. Pilav, beyaz etli balığın suyunda pişiriliyor ve başta tarçın olmak üzere değişik baharatlar kullanılıyor. İçinde yer alan badem ise yemeğin tadına lezzet katıyor. Son olarak balık, bir bütün halinde pilavın üstüne konuluyor. Akabe’de yemek siparişi vermek için acıkmayı beklemeyin. Genelde Akabe’nin neresine gitseniz, deniz kenarı ya da çöl olsun, yemeğin hazırlanması 1 saat bazen 1.5 saati bulabiliyor. Balık zaten taze! “Peki ya tavuk ya da et?” diyorsanız, içiniz rahat olsun. 
Akabe’deki kasap dükkânlarında, inek olsun, koyun olsun kafalarını vücutlarından ayırmıyor ve dükkânların cam vitrinlerine o şekilde asıyorlar. Her ne kadar görüntü ilk başta şaşkınlık verici olsa da, aslında az önce sizi faytonda gezdiren atı yemediğinizi anlamanın başka yolu yok. Burada amaç, farklı bir hayvanın etini satmadıklarını ispatlamak ve içinizi rahat ettirmek.  

VE ALIŞVERİŞ ZAMANI…

Akabe, özel serbest ekonomik bölgesi olması nedeniyle ziyaretçilerinin ihtiyaçlarını vergi ve gümrük vermeden satın alma imkânı sunuyor. Elektronik eşya alışverişi bu anlamda karlı olabiliyor. İlginç bir şekilde burada Dinar Dolardan değerli. Sıklıkla döviz ofislerine rastlanıyor ama paranızı değiştiremediyseniz de panik olmaya gerek yok çünkü dükkânlarda dolar da gayet rahat geçiyor.  Çok az bir pazarlık yapıyorlar. Ve eğer size ‘bu son fiyatım’ derlerse, hakatten de doğru söylüyorlardır. Diğer Arap ülkelerinde, bu sözü duyduktan sonra mutlaka arkamdan gelip daha da fiyatı indiren satıcılara alıştığım için, burada şaşırıyorum. Ne kovalayan var, ne arayan ne de soran… Bu da içinizin rahatlamasına neden oluyor aslında... Demek ki kazıklanmıyorum.

Gençlik mucizesi 

Bir kadın olaraksa ‘mutlaka alın’ diyeceğim tek şey Ölü Deniz Kozmetik krem ve çamurları olur. Lut Gölü'nün bir kısmının Ürdün’de yer alaması nedeniyle bu gölün denizde bile olmayan toplam 21 mineralin kullanılmasıyla hazırlanan kozmetik ürünleri, ufak birer gençlik mucizesi! Sadece tek bir gün kullanmış olmama rağmen bile cildim ışıldamaya başlıyor! Ürdün’de plastik cerrahlar bu nedenle sinek avlıyor olmalı!

Baharat

Akabe’deki baharatçıların özelliği Türkiye’de bulunmayan baharat cinslerini bulabileceğiniz gibi hazır karışımlar da satın alabilmeniz. Tavuk, et ve balık için ayrı ayrı özel baharat harcları yapıyorlar. Bunun yanı sıra geleneksel kakuleli tarçınlı Ürdün çayı ve bedevi çayı karışımlarını da alabilmeniz mümkün. Hele bedevi çayı karışımı, çay değil de parfüm amaçlı yapılmış sanki. O kadar güzel kokuyor. Üstelik solunum yolları ve mideye de iyi geliyor. Ufak bir torbayı 2 dolara alabilirsiniz. Baharatınızı Al Baba dükkânından alabilirsiniz. Bu dükkânın sahipleri Faysal ve İbrahim baharat dünyasının Mehmet Ali Erbil’i gibiler. Bir 
yandan baharat satıyor bir yandan da resmen stand up show yapıyorlar! Yani bu baharatçının antidepresan özelliği de var. 
AL BABA Epices: Adres: Entrance 
Vegeterian Market. Tel: 2015787

Çölü bir şişeye doldurup eve götürmek mümkün olsa…

Hediyelik ya da hatıra anlamında en güzel objeler, içinde renkli çöl kumları bulunan cam şişeler. Çoğunlukla deve ve palmiye figürü çiziliyor bu kumlara ancak isminizi de yazdırabiliyorsunuz. En güzel yanı ise yapılışını da izleyebiliyor olmanız. O kadar seyrettim, hâlâ o şekilleri nasıl verebildiklerini anlayabilmiş değilim. O kadar detaylı ki… Fiyatları 6-10 dolar arasında değişiyor.

YARININ AKABE’Sİ

2011 yılında Arap Turizm Kenti seçilen Akabe, yeni Dubai olma yolunda ilerliyor. Bunu da özel projelerle başarmayı amaçlıyor. Ayla projesi 420 hektar alan üstünde inşa edilmekte olan, içinde rezidanslar, alışveriş merkezleri, ada şeklinde evler, plajları ve devasa golf sahaları olan bir mega proje. Özelliği ise Kızıl Deniz’in suyunu yapay bir şekilde pompa ile bu alanın içine çekerek 3 yapay göl ve 17 sahil oluşturması. Golf sahası ise 18 delikli dünya çapındaki şampiyonaların organize edilebileceği ve aynı zamanda içinde golf okulu da olan ekolojik bir yeşil alan. Tiger Wood’s un buraya damlaması an meselesi anlayacağınız.  Projenin ilk safhası 2017 de bitiyor…

NEREDE KALINIR?

Radisson Blu Tala Beach Resort: Bu otelin şehir merkezinin dışında olması çok büyük avantaj çünkü genelde şehir içinde yer alan otellerin sahilleri limandaki gemileri görebiliyor. Odalar her türlü ihtiyaca cevap veriyor ve oldukça lüks. Sahilin kenarında olması, sabahın erken saatlerinden güneş batana kadar denizinden faydalanabileceğiniz anlamına geliyor.  Sonbaharda sabah kahvaltısı ve akşam yemeği dâhil fiyatlar 60 dolardan başlıyor…South Beach Road, Aqaba 77110, Ürdün +962 3 201 2426 HAFTAYA: Antik Şehir Petra ve Arabistanlı Lawrence’ın cirit attığı Vadi Rum…  

Dış ticaret açığı yüzde 44,2 azaldı
Dış ticaret açığı yüzde 44,2 azaldı

Dış ticaret açığı yüzde 44,2 azaldı

Emeklilere indirimli bilet müjdesi!
Emeklilere indirimli bilet müjdesi!

Emeklilere indirimli bilet müjdesi!

Tam 1,5 milyar... Dış kaynak akışı bu yıl da hız kesmedi
Tam 1,5 milyar... Dış kaynak akışı bu yıl da hız kesmedi

Tam 1,5 milyar... Dış kaynak akışı bu yıl da hız kesmedi