• $32,3726
  • 34,966
  • 2325.48
  • 9079.97
1 Kasım 2014 Cumartesi 02:11 | Son Güncelleme:

İçimde bir kız çocuğu var

İçimde bir kız çocuğu var

Türk pop müziğinin sevilen ismi Yonca Lodi, bu kez bir albümle değil, dün vizyona giren ‘Arı Maya’ adlı filmin müziğiyle gündemde. “Bir çizgi film eksik kalmıştı, o eksiği de tamamladım” diyen Lodi, “İçimde bir kız çocuğu var, bana cesaret veriyor” diyor.

EMİNE BIYIK
emine.biyik@aksam.com.tr

En çok istediğiniz şey bir çizgi film şarkısı seslendirmekmiş değil mi?
Evet, hem de çok istediğim bir şeydi. Dün ‘Arı Maya’ vizyona girdi, ben de onun şarkısını seslendirdim. Bayağı yoğun bir dönem geçirdim. Çok hoşlandığım işlerden biri oldu. 

Yoğun tempoya klip de sığdırdınız...
Yeni klibimizi ‘Hazine’ye çektik. Şimdi düşünüyoruz üçüncü klibi hangi şarkıya çekelim diye. Onun hazırlıkları devam ediyor. Üç ‘H’ arasında gidip geliyoruz. ‘Hüzün’, ‘Hain’ ve ‘Hak Etmemişim.’ ‘Hain’in çok sevenleri var, ‘Hüzün’ün de keza öyle… ‘Hak Etmemişim’in de ayrı bir meraklısı var. Benim hiçbir fikrim yok. Ama bunlar güzel şeyler. Keşke hep böyle kararsızlıklar olsa. Güzel bir albüm yaptım ve çok ses getirdi. Her bir şarkısının kendince dinleyeni, fanatiği oluştu. Bir türlü karar veremiyoruz ama bunlar işin güzel tarafları.

Her yeni klibinizden sonra yeni bir albüm çıkarmışsınız gibi algılanıyor. 
Çok sık albüm yapmak yerine uzun aralıklarla albüm yapıyorum. Sırf bunu dedirtebilmek için tercih ettiğim bir şey bu. Çünkü her şarkının söylenmeye, dinlenmeye ve arşivsel bir şekilde saklanması gerekiyor. Yani her şarkımın öyle bir harcı olsun diye uğraşıyorum. Galiba bugüne kadar da başardım.

ŞARKIYI İÇSELLEŞTİRMEM LAZIM

O zaman albüme şarkı seçme süreci sancılı mı geçiyor?
Hem de nasıl… İçselleştiremediğim hiçbir şarkıyı söylemiyorum. Söylediğim zamanlar olmuştur ama onlar da bir yere varmamıştır. Gerçekten hissederek “Ben bunu söyleyebilirim, bu rolü oynayabilirim” diyerek söylediğim her şarkı illaki bir yere ulaştı. Çünkü müzik benim için abur cubur değil, hayat damarlarımdan bir tanesi. İnsanüstündeki etkisinin de çok büyük olduğunu düşünüyorum. O yüzden “Biz şu şarkınla barıştık” veya “Bu şarkınla âşık olduk” diye bana dönen herkesi, bu macerayı benle paylaşanlardan addediyorum. Bazen moralim bozukken biliyorum ki, birilerine sesimle, şarkılarımla iyi geliyorum. Bu Allah tarafından verilmiş bir ayrıcalık bence. 

Bütün albümleriniz bir aşk hikâyesi anlatıyor. Bu albümde aşkın hangi halleri var?
Hemen hemen her albümde ortak bir söylem oluyor. Bu birazcık ayrılık kokulu bir albüm oldu. Ayrılığın her hali var. Mesela ‘Hüzün’  gönlüyle hesaplaşıyor. Yanlış olduğunu biliriz ama yine de gideriz. Dediğim gibi bu albümde aşkın ve ayrılığın her hali anlatılıyor.

PARAYI KISTAS ALMADIM 

“Olduğum yere prensiplerim sayesinde geldim” diyorsunuz, bugüne kadar nelere dikkat ettiniz?
Bile bile, göre göre hiçbir yanlışın içinde yer almamaya özen gösterdim. Dinleyicime ve müziğime ihanet sayılabilecek hiçbir şeyin içinde yer almadım. Para hiçbir zaman kıstasım olmadı, umarım bundan sonra da olmaz. 

Medyada da çok sık yer almamanızın bununla bir ilgisi var mı peki?
Evet… Dinleyicim, ben ve sahne…  Olması gereken materyaller bir arada olduğuna göre medyaya ihtiyaç yok. Çünkü canlı şarkı söylemek, sahnede olmak benim için vazgeçilmez bir şey. Onun da hakkı neyse onu verene kadar en iyi şekilde yapmak istiyorum. Tabii ki duyurulması gereken büyük konserler oluyor, gazeteci arkadaşlarımız yardımcı oluyor. Aramızda hiçbir sıkıntı yok ama sadece bir konser veya bilet satmak uğruna medyayı kullanmıyorum. Böyle ifade etmek daha doğru olur sanırım. 

Görüntü üzerine müzik yapma fikri ‘Canım Ailem’ dizisinden teklif gelinceye denk aklınızda var mıydı?
Aslında ‘Emanet’ o dönem çıkmıştı ve onlar bir şarkı arıyorlardı. Şarkıyla dizi tamamen birbirini buldu. Dizi için yapılmış bir şarkı değil ‘Emanet’ ama öyle samimi bir diziydi ve şarkı da o kadar sıcaktı ki resmen büyük aşk yaşadılar. Gerçekten birbirleri için yaratılmış gibi oldular. Sonra bu işi sevdim, keyifli. Diziden önce yine aynı şirketin ‘Sessiz Fırtına’ diye bir dizisi vardı. Onun şarkısını da söylemiştim. O zamanlar yeni yeni kullanılmaya başlanmıştı. Dizi şarkıları diye bir şey oluşmamıştı daha. ‘Canım Ailem’ de o kadar güzel bir eşleşme oldu ki unutulmazlar arasına girdi. Bir hikâyeyi şarkıyla anlatmak çok keyifliydi. Daha sonra da arkası geldi zaten birçok diziye şarkı söyledim. 

SÜRPRİZ PROJELER VAR

Bu sayede hem senaryo yazıyor hem de o senaryoyu müziğinizi kullanarak anlatıyorsunuz.
Evet. Aynı zamanda oyunculuğunuzu da konuşturuyorsunuz sesinizle, bu da bana çok cazip geliyor. Bir çizgi film eksik kalmıştı, o eksiği de tamamladım. Çocukluğumuza ait bir çizgi filmin böyle ses bulması şahane... Çünkü ben sinemada en çok animasyon izlemeyi seviyorum. Hiçbir animasyon filmini kaçırmadım dersem yalan olmaz. Yani animasyon geldi mi koştura koştura giderim. Başka sürpriz projeler de var. Onlarla ilgili de çok heyecanlanıyorum.

Albümler, konserler, dizi ve film müzikleri derken başka ne kaldı?
Albümler başka bir macera, konserler başka bir macera, film ve dizi müzikleri başka bir macera… Hepsini severek, isteyerek yaptım. Bir tek oyunculuk eksik kaldı. Konservatuvar çıkışlıyım. Oyunculuk ve sahne dersleri de aldım. Yabancı olduğum bir mecra değil. Sadece belki şaşırtacak bir rol bekliyorum. Herkesin bildiği o Yonca Lodi çizgisinin içinde komedi, korku yani ne bileyim absürt bir karakter gelirse büyük bir keyifle oynarım. Sahnemi ihmal etmeden oyunculuk da yapmak istiyorum.
Galiba önünde sonunda deneyeceğim.

Ne diyelim siz de bu cesaret varken onu da yaparsınız.
Benim içimde bir kız çocuğu var. Müziğe karşı çok açgözlü ve çok neşeli bir kız. Müzik olduğu zaman inanılmaz aç ve onun küsmesine izin vermiyorum. O yüzden neşeli ve uçarı tarafım, “Onu da yaparız” “Bunu da yaparız” dedirtiyor. Bana cesaret veriyor. Cesaretli ve hevesli yanımı çok seviyorum. 

OYUNCAK BEBEKLE OYNADIĞIMI HİÇ HATIRLAMIYORUM

Müziğe başlamadan önceki aşkınız edebiyatmış.
Ben hep yazan, elinde kalem olan bir çocuktum. Oyuncak bebekle oynadığımı hiç hatırlamıyorum. Hayatımda hep kitaplar vardı. Hatırlıyorum, kırk derece ateşle evde kitap okumaya çalışırdım. Dolayısıyla okul hayatım boyunca birçok kompozisyon birinciliklerim olmuştur. Sonra da tabii gazeteci olmak istedim. Ama yanlış tercih nedeniyle inşaat okumaya başladım.

Hadi ya…
Ama inşaat okuduğum için de müzikle tanıştım. Okul orkestrasına solist oldum. Her şey beni sürükledi ve ben baktım sanki… Şimdi birazcık kendi şarkılarımı yazarak tatmin oluyorum. Aslında ara ara yazdığım küçük hikâyeler,  arkadaşlarıma yazdığım şeyler var. İşte yılbaşlarında yazıp gönderiyorum, kapıların altından atıyorum falan. “Bunlar kitap olur mu bir gün?” diye soracaksan, bilmiyorum. Çünkü kendi mutluluğum için yaptığım bir şey. 

Murat Kurum, BAYKAR'ı ziyaret etti: Türkiye'nin geleceğine olan inancım arttı
Murat Kurum, BAYKAR'ı ziyaret etti: Türkiye'nin geleceğine olan inancım arttı

Murat Kurum, BAYKAR'ı ziyaret etti: Türkiye'nin geleceğine olan inancım arttı

Diyarbakırlı Saliha Gündüz'ün Başkan Erdoğan sevgisi: O anları 24 TV'ye anlattı
Diyarbakırlı Saliha Gündüz'ün Başkan Erdoğan sevgisi: O anları 24 TV'ye anlattı

Diyarbakırlı Saliha Gündüz'ün Başkan Erdoğan sevgisi: O anları 24 TV'ye anlattı

Belçika'dan terör provokasyonlarına ilişkin açıklama: PKK Avrupa'da tanınmış bir terör örgütüdür
Belçika'dan terör provokasyonlarına ilişkin açıklama: PKK Avrupa'da tanınmış bir terör örgütüdür

Belçika'dan terör provokasyonlarına ilişkin açıklama: PKK Avrupa'da tanınmış bir terör örgütüdür