• $32,3775
  • 35,0382
  • 2325.93
  • 9125.08
22 Temmuz 2017 Cumartesi 00:01 | Son Güncelleme:

‘Yarışı kazanınca kendimi ‘Usain Bolt’ zannettim’

‘Yarışı kazanınca kendimi ‘Usain Bolt’ zannettim’

MEHMET EMİN DEMİREZEN

emin.demirezen@aksam.com.tr

Dünya Yıldızlar Atletizm Şampiyonası’nda 100 metrede altın, 200 metre mesafede de bronz madalya kazanarak bizleri gururlandıran Mizgin Ay’la buluştuk. Hem kendisini hem de şampiyonluğunu konuştuk.

Çok değil, bundan 15 yıl önce dünya atletizm şampiyonlarında Süreyya Ayhan’ın piste çıkmasını ve altın madalya kazanmasını dört gözle beklerdim. Ama bu durum bizim için çok kısa sürdü. Türkiye olarak bu zamana dek atletizmde pek bir başarı sahibi olamadık! Hele de kısa kulvar müsabakalarında! Ta ki Mizgin Ay çıkıp umutlarımızı yeşertene kadar. Ay, geçtiğimiz günlerde Kenya’nın Nairobi kentinde bu umutlarımızı yeniden canlandırdı. Dünya Yıldızlar Atletizm Şampiyonası’nda 1 altın, 1 de bronz madalya kazanarak Türkiye’nin atletizm tarihine geçen 17 yaşındaki sprinter Ay’la zor da olsa buluştuk. 

Şampiyon, seni biraz tanıyalım mı?

17 yaşındayım, 12. sınıfa gidiyorum. Aslen Batmanlıyım ama doğma büyüme Ankara Beypazarı’nda yaşıyorum. 7 kardeşiz, 5’i kız 2’si erkek. Kardeşler sıralamasında ailenin 6. numarasıyım. 

Atletizme nasıl başladın? 

10 yaşında 4. sınıfa giderken beden eğitimi öğretmenim Ankara Beypazarı’nda stadyumda bir yarışın olduğunu söyledi. Özellikle bana geldi ve “Stadyumda koşu yarışı var, kesinlikle sen de katılmalısın” dedi. Çünkü ben, okulda en hızlı koşanlardan biriydim. Erkekleri de hep geçiyordum. Müsabakada yaşıtlarımla yarıştım, birinci oldum. 50 metreyi 8.13 saniye dereceyle koşunca, “Bu derece bayağı iyi” dediler ve ondan 1 yıl sonra atletizme başladım. Tabii önce oyun olarak başlamıştım ama…

Nasıl yani?

Antrenmanların ilk 1,5 yılı sadece topla istop, yakartop oynadık. Meğer bu bir alıştırma süreciymiş, beni kandırmışlar. (Gülüyor) Daha sonra sahanın etrafında 3-4 tur atmaya başlayınca bu durum beni sıktı. Zorlandım ve antrenmana gitmemeye başladım, daha doğrusu kaçtım. Antrenörüm de babamı arayıp “Kızınız gelmedi” diye haber verdi. O dönem 
babam da beni okulun bahçesinde top oynarken yakaladı ve antrenmana götürdü. Çünkü sahanın etrafında tur atmak zor geliyordu. 

Babandan bahsettin, ailen bu konuda sana nasıl destek oldu?

Genellikle aileler derslerin daha önemli olduğunu düşünerek çocuklarını spora çok yönlendirmezler. Ama benim ailem onlardan olmadı. Muhtemelen bende bir şey gördüler ki zorla bu spora gönderdiler. 

'O ANLARA DAİR HİÇBİR ŞEY HATIRLAMIYORUM’

Gelelim şampiyonluğa. Dünya Yıldızlar Atletizm Şampiyonası'nda 100 metrede altın madalya kazandın. Bekliyor muydun böyle bir başarı?

Bu yıl ki programımızda bu şampiyonayı hedefledik ve ona göre hazırlandık. Yılın en iyi derecelerini burada gerçekleştirmek istiyorduk takım olarak. Tabii hedefim finalde koşmaktı. Çünkü 100 metrede çok iyi dereceler vardı. Rakiplerimin arasında kendi derecemle 4. sıradaydım, antrenörüm de bazı özel nedenlerden dolayı yanımda gelememişti. Antrenörüm yok, nasıl yapacağım diye çok düşündüm. İlk gün odama geçtim, ağladım. Milli takımdan herkes yanıma geldi, sarıldı ve destek verdiler. Seçmeler yarışına çıktım ve 11.92 saniyeyle koştum. Yarı finalde de 11.57’yle kendi serimde ikinci oldum ve Türkiye rekoru kırdım. Beni geçen de Jamaikalı sporcuydu. Ama finalde ben onu geçtim.

Nasıl geçtin peki? 

O anlara dair hiçbir şey hatırlamıyorum. Genelde Jamaikalı sporcuyu final etabında hep önümde koşarken gördüm. Yarış bittikten sonra herkes “Mizgin Ay” diye bağırıyordu. Sonra flaşlar patlamaya başladı. Acaba o Jamaikalı sporcu diskalifiye oldu da ben mi birinci oldum dedim kendi kendime. Bir baktım ki ikinci de olamamış, üçüncü sırada bitirmiş. Ben 
altın madalyayı kazanmışım… 

Herkes 'Mizgin Ay' diye bağırınca ne hissettin?

Kendimi ‘Usain Bolt’ zannettim. Türkiye Atletizm Federasyonu Başkan Vekili Ali Aksu tribünlerden bağırıyordu, “Mizgin, al Türk bayrağını” diye. Aldım ve pistin etrafında koşmaya başladım. 50 metre tur attıktan sonra yoruldum ve yavaşladım. Tribünlere bir baktım herkes beni ayakta alkışlıyor. Gurur duydum kendimle. İnşallah bir daha yaşarım bu duyguyu.

 

‘RAHATLIĞIMLA ONLARI RAHATSIZ ETMEK İSTEDİM’

Yarış başlamadan önce 
sporcular konsantre olur. Sen o 
süreçte ne yaptın?
Finalde ikinciliğin garanti olduğunu düşündüm, birincilik de neden olmasın, yeter ki rahat ol dedim hep kendi kendime. Rakiplerim konsantre bir şekilde yere bakıyorlardı, ben de sessizce şarkı söyledim.
Bu bir taktik miydi?
Onların moralini bozmak içindi 
aslında. Rahatlığımla onları 
rahatsız etmek istedim. 
Kazanınca Cumhurbaşkanı dâhil
birçok kişi seni tebrik etti...
Evet, ben telefon kullanmıyorum, antrenörüm de yoktu, bu yüzden çok haberim olmadı haberlerden. Ama birinci olduktan sonra doping kontrolüne girdiğimde koordinatörümüz Mustafa Hoca geldi, “Cumhurbaşkanı seni arıyor” dedi. O sırada Kenyalı doping kontrolcüsü “Otur” deyince o an heyecandan ne yapacağımı bilemedim. Çünkü Cumhurbaşkanı telefonun ucunda. Kalktım sandalyeden, kontrolü yapan Kenyalı olayın ne olduğunu bilmediği için biraz bozuldu. Ama ona telefonu göstererek “President” dedim. Adam da heyecanlandı, sustu. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’la konuştum ama ne konuştuk çok hatırlamıyorum, heyecandan ellerim titriyordu o an. Sadece Cumhurbaşkanımızın derecemi ve hedefimi sorduğunu hatırlıyorum. Ondan sonra birçok kişi beni tebrik için aradı.

Yarışmacı arkadaşların ne dedi?

Nasıl hissettiğimi sordular. Ama ben dünya şampiyonu olmak, ne demek bilmiyorum. Hâlâ şampiyon olduğumun farkında bile değilim. Galiba Beypazarı’na gitsem o zaman daha iyi anlayacağım. (Gülüyor)

Bir de 200 metrede madalya kazandın…

200 metreye yönelik pek hedefimiz yoktu ama oradan da madalya kazanmak bana çok iyi geldi. 

'Organik besleniyoruz'

‘Ailede genelde hızlı koşanlar hep ekmek almaya gönderilir. Sizde de bu böyle miydi?

Hiç öyle derdim olmadı.Çünkü Ekmeği de yoğurdu da evde yapıyoruz. Organik besleniyoruz. 

İlk yarışına ne zaman çıktın, hatırlıyor musun?

13 yaşımda Ankara’da atletizmde 100 metrede il deneme yarışı vardı. Antrenörüm beni oraya götürdü. Antrenmansız gitmiştim bazı sebeplerden dolayı. O dönem koşu nedir, ne oluyor, ne bitiyor bilmiyorum tabii. Yarışta 3’üncü oldum ve bu sonuçla elendim. Ailem de “3’üncülük nedir ya” gibilerinden esprili bir dille yaklaştılar. Ertesi yıl tekrar aynı şampiyonaya katıldım. Bu sefer ilde birinci, bölgede ikinci oldum. Bu sefer de ikinciliği beğenmediler. Daha sonra babam bana, “Türkiye Şampiyonası’nda birinci ol seni Lunapark’a götüreceğim” dedi. Birinci oldum hâlâ götürmedi tabii, sözü duruyor. (Gülüyor)

Okul ne durumda?

12. sınıfa geçtim, İngilizce Bölümü’nde okuyorum. Çünkü yurtdışında lazım oluyor. Milli takımla birlikte yurtdışına gittiğim için pratik yapma şansı buluyorum. Kenya’da da herkes benimle konuşmaya çalıştı ama zorlandım.

Neden?

Herkes benimle röportaj yapmak için geldiğinde heyecanlandım. 15 kelime kullandım,10’u da ‘Thank you’ oldu. (Gülüyor)

‘ÇOK FAZLA SOSYAL HAYATIM OLMADI’

Atletizm senin hayatında ne değiştirdi? 

Bu sporu yaparken çok fazla sosyal hayatım olmadı. Çünkü sürekli antrenmanlardaydım.Arkadaşlarım genelde dışarı 
çıktıkları zaman bana da söylerlerdi. Fakat benim vaktim olmadığı için onları geri çevirmek zorunda kalırdım. Bu yüzden de arkadaşlarımla bağım koptu!

Büyük bir stadyumda koşmanın keyfi nasıl sence?

Beni izleyenleri görünce motivasyonum artıyor. Kimileri sadece Beypazarı stadyumuna çekirdek çitlemeye bile gelse onları gördüğüm an yarışa motive oluyorum. Bu da yarışı daha iyi bir dereceyle bitirmeme olanak sağlıyor.

Örnek aldığın bir sporcu var mı?

Jamaikalı sprinter Shelly Ann Fraser Pryce. Çünkü onun gibi benim de boyum kısa…  

Sana ‘Rüzgârın Kızı’ diyorlar ne düşünüyorsun?

Her hızlı koşana o lakabı dedikleri için pek sevmiyorum. Asıl lakabım ‘Rekor Canavarı’. 

Son olarak söylemek istediğin bir şey var mı?

Bana destek olan herkese; hocalarıma, milli takıma, Beypazarı Belediye Başkanına ve Fenerbahçe Kulübüne teşekkür ediyorum.

Dış ticaret açığı yüzde 44,2 azaldı
Dış ticaret açığı yüzde 44,2 azaldı

Dış ticaret açığı yüzde 44,2 azaldı

Emeklilere indirimli bilet müjdesi!
Emeklilere indirimli bilet müjdesi!

Emeklilere indirimli bilet müjdesi!

Tam 1,5 milyar... Dış kaynak akışı bu yıl da hız kesmedi
Tam 1,5 milyar... Dış kaynak akışı bu yıl da hız kesmedi

Tam 1,5 milyar... Dış kaynak akışı bu yıl da hız kesmedi